tag:blogger.com,1999:blog-63439339037395747522023-11-27T01:18:38.976+03:00BİR ANNE DOĞDUHer "Bebek" doğduğunda
bir "Anne" doğar.N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.comBlogger498125tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-57163671284001343542021-12-24T05:49:00.000+03:002021-12-24T05:49:14.549+03:00 DualSense rahatlığı PC’de de kullanılıyor<p><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/dualsense-1-20212012105159008.jpg" style="height:450px; width:600px" /></p>
<p><strong>PlayStation 5’in en büyük teknolojik yeniliklerinden biri olan DualSense’in tüm özellikleri PC platformunda da kullanılabiliyor. </strong></p>
<p>PlayStation 5’te deneyimledikten sonra tüm PC oyuncularının sorduğu, “DualSense PC’de çalışır mı?” sorusunun yanıtı: Evet… Sony PlayStation 5’in en güçlü yönlerinden biri olan DualSense, gelişmiş dokunsal geri bildirim ve uyarlanabilir tetik tuşları ile oyunseverlere çok farklı bir deneyim sunuyor. <br />
DualSense PC uyumluluğu da çok kolay bir şekilde sağlanıyor. Windows işletim sistemi yüklü bilgisayarlara USB aracılığıyla bağlanabilen DualSense kontrol cihazı ayrıca bluetooth üzerinden de hem mobil platformlarda hem de PC’ye kolayca kullanılabilir.<br />
Steam oyun platformu, DualSense’in PC’ye bluetooth üzerinden hızlı bağlantı kurmasını sağlıyor. Steam istemcisinin yüklenmesinin ardından; (bilgisayarınızda bluetooth yoksa bluetooth adaptörü aracılıyla) ekranın sağ alt köşesindeki sistem tepsisini açıp, Bluetooth simgesine çift tıkladıktan sonra sırasıyla, “Bluetooth veya başka cihaz seçin” seçeneğini ardından “Bluetooth”a tıklayın. DualSense’in ışıkları mavi renkte yanana kadar PlayStation ve Share düğmelerine (PlayStation logolu tuş ile “\ | /” işaretli tuş) aynı anda basın. Kablosuz denetleyiciyi seçtiğinizde DualSense’i bilgisayarınızla eşleştirmiş olacaksınız.<br />
<br />
<img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/dual-sense-2-20212012105303671.png" style="height:337px; width:600px" /><br />
DualSense’i kablolu ya da yukarıda anlattığımız gibi Bluetooth üzerinden bilgisayarınıza bağladıktan sonra Steam size yapılandırma imkanı da tanıyor.<br />
Steam’de sırasıyla Ayarlar, Denetleyici, Genel Denetleyici Ayarları’nı seçtiğinizde karşınıza çıkacak olan büyük resimde PlayStation Yapılandırma Desteği kutusunu seçin.<br />
Adımları doğru takip ettiğinizde, algılanan denetleyiciler listesinde PlayStation 5 Denetleyici: PlayStation 5 Denetleyici yazacaktır. Bu mesaj, DualSense’in bilgisayar ile eşleştiği ve Steam oyunlarının DualSense ile uyumlu bir şekilde çalışacağı anlamına gelir. <br />
Geniş ekran modunda, oyun içi menüsünü başlatmak için PlayStation düğmesine basarak DualSense’in ayarlarını da değiştirebilirsiniz. </p>
<p><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/dual-sense-3-20212012105327305.png" style="height:337px; width:600px" /></p>
<p>Üç farklı renk seçeneğiyle tüm oyun severlerin karşısına çıkan DualSense ile ilgili daha fazla bilgiye<strong> <a href="https://www.playstation.com/tr-tr/accessories/dualsense-wireless-controller/">linkten ulaşabilirsiniz.</a></strong></p>
<p><strong><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/dualsense-4-20212012105432294.jpg" style="height:450px; width:600px" /></strong></p>
<p><strong>PC oyunları, DualSense ile daha keyifli</strong><br />
Sony PlayStation 5’in fark yaratan teknolojisi DualSense, eşsiz özellikleriyle PC platformunda da kullanılabiliyor.<br />
Sony PlayStation 5’in en güçlü yönlerinden biri olan DualSense kontrol cihazı, gelişmiş dokunsal geri bildirim ve uyarlanabilir tetik tuşları ile oyunseverlere çok farklı bir deneyim sunuyor. “DualSense PC’de çalışır mı?” diye soran PC oyuncuları DualSense’i hızlı bir şekilde bilgisayarlarına bağlayabiliyor. Oyuncular Windows işletim sistemi yüklü bilgisayarlara DualSense’i USB aracılığıyla saniyeler içerisinde bağlayıp, oynayabiliyor. Ayrıca Dualsense tıpkı PS5’te olduğu gibi PC’de de kablosuz olarak kullanılabiliyor. Steam oyun platformu da DualSense’in PC’ye hızlı bağlantı kurmasını sağlıyor. <br />
Steam istemcisinin yüklenmesinin ardından; (bilgisayarınızda bluetooth yoksa bluetooth adaptörü aracılıyla) ekranın sağ alt köşesindeki sistem tepsisini açıp, Bluetooth simgesine çift tıkladıktan sonra sırasıyla, “Bluetooth veya başka cihaz seçin” seçeneğini ardından “Bluetooth”a tıklayın. DualSense’in ışıkları mavi renkte yanana kadar PlayStation ve Share düğmelerine (PlayStation logolu tuş ile “\ | /” işaretli tuş) aynı anda basın. Kablosuz Denetleyiciyi seçtiğinizde DualSense’i bilgisayarınızla eşleştirmiş olacaksınız.</p>
<p><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/dual-sense-6-20212012105458736.png" style="height:337px; width:600px" /><br />
<br />
DualSense’i kablolu ya da yukarıda anlattığımız gibi Bluetooth üzerinden bilgisayarınıza bağladıktan sonra Steam size yapılandırma imkanı da tanıyor.<br />
Steam’de sırasıyla Ayarlar, Denetleyici, Genel Denetleyici Ayarları’nı seçtiğinizde karşınıza çıkacak olan büyük resimde PlayStation Yapılandırma Desteği kutusunu seçin.<br />
Adımları doğru takip ettiğinizde, algılanan denetleyiciler listesinde PlayStation 5 Denetleyici: PlayStation 5 Denetleyici yazacaktır. Bu mesaj, DualSense’in bilgisayar ile eşleştiği ve Steam oyunlarının DualSense ile uyumlu bir şekilde çalışacağı anlamına gelir. <br />
Geniş ekran modunda, oyun içi menüsünü başlatmak için PlayStation düğmesine basarak DualSense’in ayarlarını da değiştirebilirsiniz. </p>
<p><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/kamera-20212012110050581.png" style="height:337px; width:600px" /></p>
<p>Birçok PC oyunu, üç farklı renk seçeneğiyle gelen DualSense’in dokunsal geri bildirim ve uyarlanabilir tetik özelliğini destekliyor. DualSense ile ilgili daha ayrıntılı bilgi linkte:<strong> <a href="https://www.playstation.com/tr-tr/accessories/dualsense-wireless-controller/">https://www.playstation.com/tr-tr/accessories/dualsense-wireless-controller/</a></strong></p>
<p><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/playstation-den-20212012105656424.jpg" style="height:450px; width:600px" /><br />
<br />
<strong>PC’de DualSense deneyimi bambaşka</strong></p>
<p><strong>PC oyuncuları, PlayStation 5’in fark yaratan teknolojisi DualSense ile gelişmiş dokunsal geri bildirim ve uyarlanabilir tetik tuşlarıyla keyifli bir oyun deneyimi yaşıyor. </strong><br />
Üç farklı renk seçeneğiyle gelen DualSense, PC’de de çalışıyor. Dokunsal geri bildirim, uyarlanabilir tetik özelliği gibi eşsiz özelliklere sahip olan DualSense, hızlı bir şekilde bilgisayarlara bağlanabiliyor. Windows işletim sistemi yüklü bilgisayarlara USB aracılığıyla bağlanabilen DualSense kontrol cihazı ayrıca bluetooth üzerinden de hem mobil platformlarda hem de PC’ye kolayca kullanılabilir.Steam oyun platformu da DualSense’in PC’ye hızlı bağlantı kurmasını sağlıyor. <br />
Steam istemcisinin yüklenmesinin ardından; (bilgisayarınızda bluetooth yoksa bluetooth adaptörü aracılıyla) ekranın sağ alt köşesindeki sistem tepsisini açıp, Bluetooth simgesine çift tıkladıktan sonra sırasıyla, “Bluetooth veya başka cihaz seçin” seçeneğini ardından “Bluetooth”a tıklayın. DualSense’in ışıkları mavi renkte yanana kadar PlayStation ve Share düğmelerine (PlayStation logolu tuş ile “\ | /” işaretli tuş) aynı anda basın. Kablosuz Denetleyiciyi seçtiğinizde DualSense’i bilgisayarınızla eşleştirmiş olacaksınız.</p>
<p><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/dual-sense-6-20212012105756250.png" style="height:337px; width:600px" /><br />
<br />
DualSense’i kablolu ya da yukarıda anlattığımız gibi Bluetooth üzerinden bilgisayarınıza bağladıktan sonra Steam size yapılandırma imkanı da tanıyor.<br />
Steam’de sırasıyla Ayarlar, Denetleyici, Genel Denetleyici Ayarları’nı seçtiğinizde karşınıza çıkacak olan büyük resimde PlayStation Yapılandırma Desteği kutusunu seçin.<br />
Adımları doğru takip ettiğinizde, algılanan denetleyiciler listesinde PlayStation 5 Denetleyici: PlayStation 5 Denetleyici yazacaktır. Bu mesaj, DualSense’in bilgisayar ile eşleştiği ve Steam oyunlarının DualSense ile uyumlu bir şekilde çalışacağı anlamına gelir. <br />
Geniş ekran modunda, oyun içi menüsünü başlatmak için PlayStation düğmesine basarak DualSense’in ayarlarını da değiştirebilirsiniz. </p>
<p><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/dual-sense-7-20212012105823754.png" style="height:337px; width:600px" /></p>
<p>DualSense ile ilgili daha ayrıntılı bilgi linkte: <br />
https://www.playstation.com/tr-tr/accessories/dualsense-wireless-controller/</p>
<p><span style="font-size:80%">Bir <a href="http://www.boomads.com?client=2c86a92ff48946ec8d7206c434b1260c&offerid=1999" target="_blank" title="boomads" rel="nofollow">boomads</a> advertorial içeriğidir.</span><script type="text/javascript">
boomads_offer_client = "2c86a92ff48946ec8d7206c434b1260c";
boomads_offer_id ="1999";
</script>
<script type="text/javascript" src="http://counter.boomads.com/scripts/offer.js"></script>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-69589424356047814352019-10-18T17:13:00.001+03:002019-10-18T17:13:22.136+03:00Bugün Kalan Hayatımın İlk GünüHerkese merhaba,<br />
Bugün sizi son okuduğum ve hayatımda yepyeni kararlar almamı sağlayan bir kitapla tanıştıracağım. Aslında biraz geçmişe gidecek olursak yoğun hayat koşturmacam, evlilik , çocuklarımın ihtiyacı ve sorumlulukları derken gerçekten kendimi çok sıkışmış hissettiğim bir dönemden geçiyordum.<br />
Hep böyle dönemlerde bir çıkış yolu ve kurtarıcı ararsınız ya. Benim kurtarıcılarım her zaman kitaplar ve filmler oluyor. Bu kitapta yine böyle bir dönemimde bana arkadaşlık eden ve yol gösteren bir rehber oldu.<br />
<img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/81acb04b-2b8e-4-20191710080944501.jpg" style="height: 400px; width: 600px;" /><br />
<em><strong>“Daha gidiş yolundayken neden dönüşü düşünüyorsun? Düşüneceksen bir sonraki anı düşün ve birazdan yaşayacaklarımız için sevinç duy."</strong></em><br />
“Herkesin sahip olmak istediği şeylere sahibim ama hayatımdan memnun değilim, sence bu nasıl mümkün oluyor?” aslında kitap da tam da bu soruyla beni etkiledi. Aslında hayatımın tüm minik pürüzlere rağmen ne kadar da yolunda olduğunu, kafama taktığım, beni mutsuz eden aklımdan bir türlü atamadığım dertlerimin ne kadar da çözülebilir olduğunu gösterdi. Tüm bunları yaşarken aldığım en büyük ders ise değişime ne kadar kendimi kapattığımdı. Kitabın son satırını okudğumda artık hayatımda değiştirmek istediğim şeyler çok netti. Bence siz de kitabı okurken bir taraftan “to do list” gibi maddeler hazırlayacak ve hayatınıza sıfır noktasından başlamak isteyeceksiniz.<br />
<em><strong>Sen de değişime hazırsın, çünkü değişim hayatımızın değişmesini istediğimiz an başlar!</strong></em><br />
Bu arada merak edenler için kitapla ilgili bir not ; Fransa’da Bestseller olmuş ve 100.000 satış rakamına ulaşmış. İncelemek ve yeni başlangıç yapmak isteyenler için <strong><a href="https://www.dr.com.tr/Kitap/Bugun-Kalan-Hayatimin-Ilk-Gunu/Maud-Ankaoua/Edebiyat/Roman/Dunya-Roman/urunno=0001841751001">“Bugün Kalan Hayatımın İlk Günü” kitap linki. </a></strong><br />
<script type="text/javascript">
boomads_offer_client = "2c86a92ff48946ec8d7206c434b1260c";
boomads_offer_id ="1953";
</script>
<script src="http://counter.boomads.com/scripts/offer.js" type="text/javascript"></script>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-24202115722459385192019-09-10T12:12:00.000+03:002019-09-10T12:12:35.752+03:00Kızıma Mektup 7<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZcyS3NwIg6WIzfyDUfJ0PxzSyboDZs5LLVlN4anBKnMs_0GL3-Q8I5QXZInwwLLwQGtiRwoov-Sk4_2AZQlvs5MawEilK1a45nXSoZhQ5rml3PDHWnjs5sRvNOOR8iqOXU7j_Nf4LdDI/s1600/mqp105.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="254" data-original-width="1100" height="145" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZcyS3NwIg6WIzfyDUfJ0PxzSyboDZs5LLVlN4anBKnMs_0GL3-Q8I5QXZInwwLLwQGtiRwoov-Sk4_2AZQlvs5MawEilK1a45nXSoZhQ5rml3PDHWnjs5sRvNOOR8iqOXU7j_Nf4LdDI/s640/mqp105.jpeg" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Yılmaz Erdoğan'ın kızına yazdığı şiiri okuduğumda yirmili yaşlarımdaydım. Bir babanın evladını sevmesini bilmediğim için belki "içimin gülen yüzü" ne demek hiç anlamamıştım. Sen bu şiiri bilmiyorsun henüz. Çünkü yarın yedi yaşına gireceksin; yani bir şiir bilebilmek için çok küçüksün. Ama bir babanın -ve annenin- evladını sevmesi, çok sevmesi ne demektir, bunu iyi bilerek büyüyorsun.</span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">"Berfinim, içimin gülen yüzü" diye başlıyor o şiir ve eğer o şiir çoktan yazılmış olmasaydı ben bu yazıyı "Denizim, içimin gülen yüzü" diye başlatabilirdim çünkü artık biliyorum, insan birini nasıl bu kadar sever. İçi nasıl güler bir insanın varlığı ile. Birine baktıkça içindeki mutluluk nasıl çağlar. Çıkacak yer bulamayıp nasıl gözlerinden akar. Biliyorum. Seni kucağıma verdikleri o an öğrendim. Minicik ellerine, açamadığın gözlerine, bir şeyi öper gibi öne uzattığın dudaklarına baktığım anda. Artık bana gelmeyi başardığını fark ettiğim o anda. </span><span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Seninle zor bir yolculuktan gelmiştik. Ulaştığımız yeri belki o yüzden çok sevdim. Senin gücünü, inadını, azmini gördükçe korkularımı, tereddütlerimi, telaşımı nereye saklayacağımı bilemediğim günlerden sonra pembe bir bulut olarak kucağımda yatıyordun ve ben sana baktıkça içimden sadece gülerek ağlamak geliyordu. </span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Bu tuhaf bir şey. </span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Bilmiyorum yolculuğumuzda biriktirdiklerim miydi yoksa kendi yolculuğumda biriktirdiklerim mi, o kahkahalarla gözlerimden akan yaşların ne olduğunu bilmiyorum. Ama ilk fotoğrafımızda yaptığım o zafer işaretinde zafer senindi. Sen var gücünle direnerek bana geldin. Beni büyüterek, beni iyileştirerek kendi yaşamını kuruyorsun şimdi de. Seni izlemek o kadar güzel ki. Sana baktıkça hissettiğim şeyleri keşke anlatabilsem. Ama bunları anlatabilecek kelime öbeğini bir türlü bulamıyorum. Yalnızca seni çok sevebilmeyi ve bunu sana durmadan söylemeyi, göstermeyi becerebiliyorum. Elimden bu geliyor. İçimin gülen yüzü. Seni içi gülen bir yetişkin olarak görmek tek dileğim. Bir gün "direnmeme değdi" demeni çok isterim. </span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg72qHnHqD6Ept7wbpbe3CQCT544hm40cz0pw-x5HKt_u2TMIjVOoKxW5FN0qFRx8QXm3JJ3uEuhs3OUITvk1X_8zdD-KQeRdlv1rV6ULUpP9FAK73qRv1URR7enQMYPbjaLKsFiPgbHIc/s1600/500_F_198814005_iZorFyhMguKHhJp0O35F6XCySdi9rXGQ.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="111" data-original-width="500" height="142" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg72qHnHqD6Ept7wbpbe3CQCT544hm40cz0pw-x5HKt_u2TMIjVOoKxW5FN0qFRx8QXm3JJ3uEuhs3OUITvk1X_8zdD-KQeRdlv1rV6ULUpP9FAK73qRv1URR7enQMYPbjaLKsFiPgbHIc/s640/500_F_198814005_iZorFyhMguKHhJp0O35F6XCySdi9rXGQ.jpg" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Denizim. </span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Aslan kızım.</span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Güçlü kızım.</span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Savaşçı kızım.</span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">İyi ki doğdun.</span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">İyi ki bizi bırakmadın. </span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">İyi ki her muayene öncesi "acaba orada mı, bizimle mi hala" diyerek girdiğimiz o odadan bizi mutluluktan ağlayarak çıkarttın. İyi ki -vaktinden önce gelmiş olsan da- yaşama tutunmayı başardın. </span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Sana doğduğun güne kadar hiçbir şey alamadığım için, bir yandan </span><span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">bırakıp gitme diye çırpınırken bir yandan da buna inanmadığım ve </span><span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">bizi bırakıp gideceğini düşündüğüm için özür dilerim. </span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Sonrasında elini hiç bırakmadım. Elini hiç bırakmayacağım.</span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Annen.</span><br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-28573827279816931232019-08-25T06:30:00.000+03:002019-08-25T06:30:06.664+03:00Saf olan su mu tüketici mi?<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Son günlerde televizyon ve sosyal medyada saf su ile ilgili
enteresan bir tanıtım filmi dönüyor. Henüz denk gelmediyseniz <a href="https://www.youtube.com/watch?v=PiGt2jvGHDM">buradan</a>
izleyebilirsiniz. <o:p></o:p></span></div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Endişeli bir sesle dile getirilen “Saf su akü suyudur” “Saf
su kalorifer suyudur” gibi ibareleri duyunca “saf” olanı “temiz, doğal ve
sağlıklı olan” olarak algıladığım için-hangimiz böyle algılamıyoruz ki?- konu
ilgimi çekti zira tanıtımın devamında “bunu bebeğinizin cildine sürer misiniz,”
diye soruyor. Bunu bilebilmek için sağlıklı zannettiğim şeyin aslında ne
olduğunu öğrenmem gerekti. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Saf su nedir ve bunu
bebeğimin cildine sürer miyim?<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Saf su, ismiyle müsemma bir şekilde doğada saf olarak
bulunan bir şey değil. Suyun doğal hali değil yani. Aksine çoğunlukla sanayide
kullanılan deminarize su, damıtılmış su gibi değişik isimleri olan ve çeşitli
işlemlerden geçirilerek içerisinden mineralleri ayrılan, sertliği ve
iletkenliği neredeyse sıfıra indirilmiş, yoğuşturulmuş su demek. Sanayide
kullanım amacı kullanılan ekipmanın zarar görmemesi zira içerisinde doğal
mineral ve organizmalar alındığı için paslanma gibi “doğal suyun” neden olduğu
şeyleri engelliyor, kireçlenmeyi önlüyor,
iletkenliği sıfır olduğu için akülerde kullanılabiliyor vs… İsmindeki
“saf”lık içerisinde yararlı, zararlı hiçbir şey kalmamasından ileri geliyor. Bildiğimiz
su önce filtreleniyor, ardından iyonlarından ve karbondioksitten arındırılıyor.
Yani reklamlarda ismi geçen bu “saf su” bir şekilde “üretilerek elde edilen su”
demek. Bizim bildiğimiz doğal suyun içerisinde bulunan demir, sodyum, potasyum
gibi mineraller, pozitif yüklü iyonlar ve negatif yüklü iyonlar (yani katyon ve
anyonlar) bu elde edilmiş “saf suyun” içerisinde bulunmuyor. Kullanım alanları
otomotiv, kimya, tekstil, boya sanayii gibi geniş bir alana yayılan üretilmiş
suyun ositlenme önleyici, kireçlenme önleyici, metal parlatıcı gibi görevleri
varken bebeğimle ilgili bir ürünün içinde neden yer aldığı bir yana, yer alması
durumunda bebeğime ne yapacağını merak etmedim değil.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Konuyla ilgili çeşitli kaynaklardan yaptığım okumalarda bu
konuya ışık tutabilecek ilginç bilgiler vardı. Bir tanesi “Suyun saf olmayı
seven bir varlık” olmadığından bahsediyor ve mineralsiz su tüketildiğinde
vücuttaki mineralleri bir sünger gibi emdiğini anlatıyor. (Bu nedenle de
elektronik alanında mikroçiplerin temizliğinde kullanılıyormuş.) İçerisinde
herhangi bir canlı barındırmadığı ve üremesine izin vermediği için paket
gıdalarda raf ömrünü uzatmak amacıyla kullanılıyormuş. İçerisinde canlı
barındırmaması, yararlı bakterileri de yok etme gücü demek. Bu da vücudun savaş
mekanizmasını bozabildiği gibi uzun süreli temasta cilde zarar verebiliyor. Bu
nedenle antibakteriyel ürünlerden bile özellikle uzak duranlar için tercih
edilebilir bir şey değil.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Reklamlarda bahsi geçen “saf su” ibaresi suyun doğallığına
mı atıftır yoksa gerçekten saflaştırılmış bir sudan mı bahsediyorlar bilemem.
Ancak konu bebekler olunca riske girmeye gerek yok diye düşünüyorum. <o:p></o:p></span></div>
<br />N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-64102346983754254212019-03-19T14:28:00.000+03:002019-03-19T14:31:44.137+03:00Mutluluk Fetişizmi ve Mutluluk Çıtası<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimCvMqmf43pKPP8Y6AxtiyyyURMk49q6ISRzi8YrJ7ZNFtq9yJevkdYFQZbZN8CMwKkB32KSSPZxqRACTzVOT6ivj3KJVwdbVJRHDk3ilmOJwoPxB064je8XjDs4CSw3igBrqSqnUiHi4/s1600/Foap-Little_Miss_Temper.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="736" data-original-width="1080" height="218" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimCvMqmf43pKPP8Y6AxtiyyyURMk49q6ISRzi8YrJ7ZNFtq9yJevkdYFQZbZN8CMwKkB32KSSPZxqRACTzVOT6ivj3KJVwdbVJRHDk3ilmOJwoPxB064je8XjDs4CSw3igBrqSqnUiHi4/s320/Foap-Little_Miss_Temper.jpg" width="320" /></a></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Akıl sağlığı yerinde olan her ebeveyn çocuğunun mutlu olmasını ister ve bunun için çaba gösterir. Ancak çocukların da tıpkı yetişkinler gibi her koşulda, her an mutlu olmaları mümkün değil ne yazık ki.Keşke olabilseler. Gözü yaşlarla dolu bir çocuğa hangi yürek dayanabilir ki!</span><br />
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Oysa mutsuzluk da mutluluk gibi yaşamın bir parçası ve çoğu zaman mutluluktan daha öğretici bir durum. Bu nedenle de dozunda yaşanan mutsuzlukların yaşamımızda mutluluk kadar yeri olmalı. Ancak aileler çocuklarının mutluluğunu kendi ebeveynlik başarılarıyla özdeşleştirdikleri için asla mutsuzluğa alan tanımıyor ve durmaksızın çocuklarını mutlu etmeye çabalıyor. Halbuki böyle bir şey mümkün değil. Psikologların <b>hedonik adaptasyon</b> ya da <b>hedonik uyarlanma</b> dediği durumdan bahsediyorum; İnsanın dış kaynaklardan gelen etkilere alışması ve artık eskisi kadar etkilenmemesi yani. </span><br />
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgS1Zu5QfMnr03qMAAatrkM2V2WpbOxbUJxyi7T7CrU5HB_26z1cWUWL7gQiSP8kRvEIUEDfr12BNz7b_jqz0GrjRkVwTDYGs7LD8CBLvb1m9GgR5-U6IO9TCHzqPbPR3hoJlL-dfarIps/s1600/Hedonic-Treadmill-illustration-1024x539.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="539" data-original-width="1024" height="210" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgS1Zu5QfMnr03qMAAatrkM2V2WpbOxbUJxyi7T7CrU5HB_26z1cWUWL7gQiSP8kRvEIUEDfr12BNz7b_jqz0GrjRkVwTDYGs7LD8CBLvb1m9GgR5-U6IO9TCHzqPbPR3hoJlL-dfarIps/s400/Hedonic-Treadmill-illustration-1024x539.jpg" width="400" /></a></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Oscar Wilde "Sadece iki büyük trajedi vardır" der ve bu iki büyük trajediyi şöyle açıklar: "biri istediğini elde </span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">edememek</span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"> diğeri ise elde </span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">etmektir.</span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">" </span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Bir şeye sahip olmayı istediğinizde tüm mutluluğunuzu ona bağlarsınız ve erişemediğiniz her an, eriştiğiniz o andaki mutluluğunuzu hayal ederek acı çekersiniz. Oysa o hayallerinizdeki mutluluk yalnızca alışıncaya kadar sürecek ve siz eski ruh durumunuza geri döneceksinizdir. Çünkü her insanın doğuştan getirdiği ve alışkın olduğu bir duygu durumu var. İyi ya da kötü her şeye bir süre sonra alışıp o duygu durumuna geri dönüyor. </span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgzuXFQiCtatPJQDLCP1g6315vokpvGAA5ChHDT4jod0z-WOoxxWLfIs20DcqSWvK-TCRjf2FwM-dOTOqBWuXn3POWNYgWkV7_suFGuTEbPdhdsww72EqE2uxpqeEqSt3kPBcDnKHvdsZU/s1600/images.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="168" data-original-width="300" height="179" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgzuXFQiCtatPJQDLCP1g6315vokpvGAA5ChHDT4jod0z-WOoxxWLfIs20DcqSWvK-TCRjf2FwM-dOTOqBWuXn3POWNYgWkV7_suFGuTEbPdhdsww72EqE2uxpqeEqSt3kPBcDnKHvdsZU/s320/images.jpg" width="320" /></a></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Hafta sonları çocuk oyun alanlarında ya da oyuncak dükkanlarındaki çocukları ve onların yanlarında tükenmiş surat ifadeleriyle çocuklarını memnun edememekten yakınan ebeveynleri görmeyenimiz var mı? İstiyoruz ki çocuk o oyun alanına girdiğinde ya da o oyuncağı aldığında dünyanın en mutlu çocuğu olsun ve o andaki duyguyla da kalsın. Halbuki bu mümkün değil. Çocuğumuz sürekli olarak dünyanın en mutlu çocuğu gibi hissedemeyeceği gibi sürekli olarak onu bu şekilde mutlu etmeye çabaladığımız sürece mutluluğunu dış kaynaklara bağlamayı öğrenecek. Kendini mutlu hissedebilmek için sürekli bir şeyler satın alması, sürekli bir şeyler yemesi ya da sürekli bir aktivite yapması gereken bir yetişkin yaratmak gibi bir tehlikesi de var yani bu durumun. </span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Elbetteki çocuğun sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmesi anne-babaların birincil görevi ancak sürekli olarak bu duyguda kalması için çaba harcamak ve çocuğun mutluluğunu bir fetiş haline getirmek hem ebeveyn hem çocuk için oldukça zararlı.</span></div>
<div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
</div>
N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-87752776133333076872019-03-13T13:28:00.000+03:002019-03-13T13:28:17.337+03:00Hikayesini bildiğin duyguya kızamazsın<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Duygular vücudumuzun verdiği fizyolojik tepkiler gibidir. Vücudun besinsiz kaldığında acıkma sinyali vermesine benzer şekilde ruhunuz da ihtiyaç duyduğu şeyi size duyurmak için bir duygu üretir. Vücudunuzun hormonlar vasıtasıyla size ilettiği bu sinyaller gerçektir ve göz ardı edilmemesi gereken nedenleri vardır. Siz bilseniz de bilmeseniz de, farkında olsanız da olmasanız da, bilinçli bir kaynaktan gelse de gelmese de her duygu bir nedenle oluşur ve ifade edilmezse boşaltılamaz.</span><br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Çocuk davranışlarını yönlendiren de -tıpkı yetişkinlerde olduğu gibi- bu duygulardır. Dolayısıyla çocuğun davranışını değiştirmeye odaklandığınızda asıl göz önünde bulundurulması gereken şeyi; ç<b>ocuğun bu davranışı yapma nedenini</b> göz ardı etmiş olursunuz. Böylece ne çocuk duygularını anlayıp ifade edebilmeyi öğrenir ne de siz sorun olarak tanımladığınız davranıştan kurtulmayı başarabilirsiniz <b>zira nedeni çözülmemiş her sorun farklı bir kılıkta tekrar size döner</b>.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Davranışın nedenine ulaşabilmek için öncelikle <b>'kötü niyetli varsayma' hastalığı</b>ndan kurtulmak gerekir. 'Böyle yapıyor çünkü şöyle' düşüncesi eğer o kişi size bu nedeni söylememişse yalnızca varsaymaktır. Dolayısıyla çocuğunuzun sizi kızdırmak için, size kızdığı için ya da canı sıkıldığı için sorun çıkartıyor olması sizin varsayımınızdan başka bir şey değildir. <b>Başkası adına onun davranışına neden bulduğunuzda kendi bulduğunuz nedene inanır ve eğer kötü niyetli bir neden bulmuşsanız kendi kendinizi sinirlendirirsiniz</b>. </span><br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Ebeveyn-çocuk ilişkilerinde -özellikle ergenlik döneminde- sıkça yaşanır bu sorun. Hormonların gazabına uğramış ve kendisine ne olduğunu kendisi anlayamayan çocuk, ebeveynleri tarafından onları kızdırmak için böyle davranmakla suçlanır, içerler, küser, ebeveynlerinden uzaklaşır. Oysa çocukların duygularını anlamaya ve ifade etmeye en çok ihtiyaç duydukları dönem ergenlik dönemleridir.</span><br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.blogger.com/video.g?token=AD6v5dwry9EtB8613-72x3KWMBXL_OQQlem5jgz1SOiU7FIXztm89YT-7Nbb0z5qvcQGpFMSUU4Vm2Tm0FbzTyalmA' class='b-hbp-video b-uploaded' frameborder='0'></iframe></div>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">'Neden' sorusu sihirli bir sorudur. Sizi bir davranışın hikayesine götürür ve '</span><span style="font-family: Georgia, Times New Roman, serif;"><i>hikayesini bildiğin kişiye kızamazsın</i></span><span style="font-family: Verdana, sans-serif;">' derler. Bunun nedeni sizi kötü niyetli varsayma tuzağından kurtarmasıdır. </span><br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Çocuğun ne hissettiğini dinlemek, anlamaya çalışmak ve duygusu hakkında yargıda bulunmamak içinde bulunduğunuz durumu netleştirmek için size, o durumdan kurtulabilmek için çocuğa yardımcı olur. </span><span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Davranışlar önemli değildir ve düzeltilmek için çaba göstermeye değmezler. Asıl çaba gösterilmesi gereken duygulardır. Onları anlamak, tanımak ve doğru biçimde ifade etmeyi öğrenmek zaten davranışlara yansımasına engel olacaktır.</span><br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br /></span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-32408621357980728262019-03-13T12:40:00.000+03:002019-03-13T12:42:24.951+03:00Gölge etme başka ihsan istemez senden <br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjnB2L-YPROvRvnvT6PJpYI75kaaDTvz5rfScCWfWLoFe4beZ8cpd9O36SiPVUvaDAG3Nt1KnWUUDZrZxHwhxtO3f7UHtWKWaAhLZpUmZnyhxmDsBLLCiwt9f9_1hJsfQxJKNutoJKj-B0/s1600/1448872789619.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="343" data-original-width="650" height="105" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjnB2L-YPROvRvnvT6PJpYI75kaaDTvz5rfScCWfWLoFe4beZ8cpd9O36SiPVUvaDAG3Nt1KnWUUDZrZxHwhxtO3f7UHtWKWaAhLZpUmZnyhxmDsBLLCiwt9f9_1hJsfQxJKNutoJKj-B0/s200/1448872789619.jpg" width="200" /></a><span style="font-family: "verdana" , sans-serif;">Kadın erkek ilişkisinde 'Cosmopolitan cilası'nın döküldüğü ve 'gerçek yüzlerin' görülmeye başlandığı dönemdir aynı evi paylaşma dönemi. Aynı evi paylaşmanın yasal ve meşru yolu da evlilikten geçtiğine göre 'evlendikten sonra sen çok değiştin' temalı </span><span style="font-family: "verdana" , sans-serif;">döneme geçilmiş olur. Anne evinde prens olan oğlanla prenses olan kız, ortak evlerine girdiklerinde prens ve prensesin bazı sorumluluklar yüklenmek zorunda olduğunun farkına varırlar ve peri masalı bir anda gerçek yaşama dönüşüverir.</span><br />
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5wfdmDaCW0pfs_ytLp4piHOaV9lIOTOkl1x0TCuDTCOfu9EIVh8xHqirWppEnxBc1HebljTG561iGmv7EEI1x_on3JKJgyxq9Y5oNnPuD06CqcgOdGw6vyzLgKTxapd46ORa3Wl9wJM0/s1600/fb-married-735x450.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="450" data-original-width="735" height="243" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5wfdmDaCW0pfs_ytLp4piHOaV9lIOTOkl1x0TCuDTCOfu9EIVh8xHqirWppEnxBc1HebljTG561iGmv7EEI1x_on3JKJgyxq9Y5oNnPuD06CqcgOdGw6vyzLgKTxapd46ORa3Wl9wJM0/s400/fb-married-735x450.jpg" width="400" /></a></div>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;">Kirli çoraplarını evin dört köşesinden toplayan ve bu toplama işi</span><span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"> analığının yüce </span><span style="font-family: "verdana" , sans-serif;">fedakarlığını kutsadığı için gıkını çıkartmayan anne artık ortalıkta olmadığı için oğlanın kirli çoraplarını kendisinin toplaması gerekmektedir. Ancak bunu öğrenme süreci onun için kan ve gözyaşı dolu olacaktır zira evi paylaşanların sorumluluğu da paylaşması gerektiği ile ilgili herhangi bir ön bilgisi yoktur. Önce ayak diretir. Anlamazdan gelir. Sinirlenir. Sonra temiz çorap bulamamaya başladığında çorapların yerinin yemek masasının ya da koltukların altı değil de kirli sepeti olduğunu öğrenmeye başlar. Bu durum çorapla sınırlı kalmaz; su içtiği bardağı sehpanın üzerinde bırakmamaya, ıslak havluları sağa sola serpmemeye, içindeki peyniri yediği saklama kabını boş şekilde buzdolabında bırakmamaya çünkü bunları toplamanın başkasının görevi olmadığına ikna oluncaya kadar adım adım ilerler. Sonunda kendi döktüğünü toplamayı, kirlettiğini temizlemeyi, amiyane tabiriyle kıçını toplamayı öğrenir.</span><br />
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;">Bu öğrenme sürecinde kadının iki seçeneği vardır: Ya direnecek ya vazgeçecektir.</span><br />
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDV4k8cruXGx7JZkDpLmnKQmhajhL7crbh-0wsLaDdAJr6VSS7Jkj-sjEtOdWylQop8M0Fvr2fpyMeTNYhw9XL0Qi1-M2ymM5abiyq0FlXxaNeCZH6azNFMZewcytSlL9GmBGDQ_ZXymM/s1600/Ads%25C4%25B1z.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="768" data-original-width="1366" height="356" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDV4k8cruXGx7JZkDpLmnKQmhajhL7crbh-0wsLaDdAJr6VSS7Jkj-sjEtOdWylQop8M0Fvr2fpyMeTNYhw9XL0Qi1-M2ymM5abiyq0FlXxaNeCZH6azNFMZewcytSlL9GmBGDQ_ZXymM/s640/Ads%25C4%25B1z.jpg" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;">Erkekler herhangi bir işle ilgili komplike düşünemedikleri için -ya da toplumun kendilerine biçtiği bu kalıp işlerine geldiği için- evdeki sorumlulukları öğrenme aşamasında yalnızca kendilerinden beklendiğini düşündükleri şeyi yaparlar. Bu durum da kadınların kısa sürede pes etmesine neden olur. Çünkü bazen arkasını toplamak o işi ona yaptırdığında kazanacağın zamandan daha uzun sürer.</span><br />
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;">Mesela çocuğun banyo yapması gerektiğini söylediğinizde çocuğa banyo yaptırır. Sonrasında sizin banyoyu temizlemeniz gerekir. Ya da işiniz olduğu için akşam yemeğini onun hazırlaması gerektiğini söylerseniz sonrasında lavabonun içine doldurulmuş bulaşıklarla, yemek taşmış ocakla falan sizin uğraşmanız gerekir. Asli görev olarak görmediği bu işlerin önü ve arkası onu alakadar etmez. Ondan bekleneni yerine getirir ve kenara çekilir.</span><br />
<br />
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;">Anneler genellikle evin içinde dolanırken yere düşmüş bir yastığa, bir gazeteye ya da köşede atılmış durumdaki ev terliklerine bakıp 'bu yalnızca beni mi rahatsız ediyor!' diye sorarlar. Gerçekten de o, yalnızca onu rahatsız ediyordur çünkü evdeki diğer hiç kimsenin <b>görevi</b> değildir onları toplamak. Annenin görevi, diğerlerinin lütfudur. </span><br />
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRZEQgc5FjsMhyYspJatL2aGHJ214ETCb1rEwKuKLzgoMETiJj-ETKQpOHE3dBH1fhdc15sBBnBjI9FsFFCqOnvwrNl2But2g-qg0nWwuTS7B9sZXkIWpRYwpO-y7fzfA3DUuPSRRnsaA/s1600/2BA15A5300000578-3209120-image-a-33_1440431440072.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="475" data-original-width="634" height="298" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRZEQgc5FjsMhyYspJatL2aGHJ214ETCb1rEwKuKLzgoMETiJj-ETKQpOHE3dBH1fhdc15sBBnBjI9FsFFCqOnvwrNl2But2g-qg0nWwuTS7B9sZXkIWpRYwpO-y7fzfA3DUuPSRRnsaA/s400/2BA15A5300000578-3209120-image-a-33_1440431440072.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;">Çocuk küçükken onu beklemek istemez anne, kendi görüverir işi, o beceremez diye düşünür kendi yapıverir, onun ödevi var der, okulda zaten yoruluyor der, annem bana iş gördürürdü ben kızıma gördürmeyeceğim der, oğlan anası olmayı aklında nereye koyduğuna bağlı olarak erkeğe iş gördürmeyi ayıp sayar.... böylece yüklendikçe yüklenir. Kızı görür ve özdeşleştiği kişinin gördüğü işleri 'kendi evi olduğunda' kendinin göreceğini -görmesi gerektiğini- öğrenir. Oğlansa zaten farkında bile değildir bir evin ne kadar iş gerektirdiğinin. Zira onun özdeşleştiği kişi televizyon karşısında oturmaktadır. Böylece anne evinden çıkılır. <b>Ev işi</b> denen şeyle tanışılır. Erkek ev işini ilk defa gördüğü için sıkı bir eğitime tabii tutulmak zorunda kalınır. 'Erkek, bak bu ev işi' seviyesinden başlandığı için de kadının bir süre sonra sabrı tükenir. 'Gölge etme başka ihsan istemez' seviyesine gelinir. Bu noktadan sonra kadın yorgun, erkek mutlu, gittiği yere kadar gidilir. Ve bu durum bir kısır döngü şeklinde evdeki çocukların rolleri görüp öğrenmesiyle devam eder.</span><br />
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif;"><br /></span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-25675878694387295042019-02-27T09:21:00.000+03:002019-02-27T09:21:46.135+03:00Oğluma Mektup 10<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Geçenlerde izlediğim bir filmde, kız pek de davranışlarından hoşlanmadığı babasına 'insanlar değişebilir' diyordu. Babası da kederli; 'evet, hıyarsa cacık olur ama muhallebi olamaz' diye cevap veriyordu kızına. İsterse de olamaz. Değişim bir yere kadar sonuçta özün aynı kalıyor. Ama ben değiştim. Sen doğunca bambaşka biri oldum, hep söylediğim gibi, beni aldın ismi 'anne' olan ama aslı bambaşka bir şey olan -belki bir İsviçre çakısı- bir şeye dönüştürdün. Farkında olmadığım milyonlarca şeyi fark ettirdin. Önemsediğim milyonlarca şeyin beş kuruş bile değeri olmadığını öğrettin. Sen büyürken ben değiştim. İçimde var olduğunu bile bilmediğim bir tohumdan bir ağaç yaptın. Sen başardın bunu. Minicik ellerinle, mis kokunla, meraklı gözlerinle, bitmek bilmeyen sorularınla ve o ucu bucağı görünmeyen, bir aklın alabilmesinin mümkün olmadığı deli sevginle. </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Şimdi sana şaşırmama şaşırıyorsun. Büyümene, değişmene, koca bir insan haline gelmene şaşırmama. Çünkü insan bu, doğarsa büyür. Oysa ben senin bir hayal olarak içimde filizlenmeni biliyorum. Elimdeki kitabı kenara koyup bir Ada hayal etmemi. Kumral Ada'mı Mabel kadar sevmeyi hayal etmemi. "Tüm dünya ona karşı olsa bile onun Mabeli olabilecek kadar" bir şeyi sevmeyi hayal etmemi biliyorum. Bundan yıllar sonra babanla birlikte kocaman olmuş göbeğime bakarken içindeki insanın nasıl biri olacağını hayal etmemizi biliyorum. Gözleri nasıl olacak, sesi nasıl olacak, ilk ne diyecek, kime benzeyecek... Bunları bilince karşında duran o uzun kirpikli, meraklı gözlere bakıp şaşırmamak elde değil. Ama sen bilmiyorsun daha. O yüzden şaşırmama şaşırıyorsun. 'Vay be on yaş ha!' dedikçe 'evet, çünkü geçen sene dokuzdu anne!' diyorsun. Hatırlamıyorsun ki ben dokuza da bu kadar şaşırmıştım. Çünkü insan hayalini elleriyle tutmaya kaç yıl geçerse geçsin alışamıyor. </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Oğlum. </span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Canım.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Kalbim.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Ellerin benim kadar büyüdü artık. El ele tutuştuğumuzda avucumun içinde kaybolup giden o minik beyaz eller değil tuttuklarım. Boyun neredeyse boyuma yaklaştı. 'Seneye benden küçülen ayakkabıları giyersin artık' diye alay edebilecek kadar büyüdü ayakların. Büyüdün. Büyüyorsun. Giderek yetişkin oluyorsun. Hem korkuyla, hem sevgiyle, hem şaşkınlıkla izliyoruz seni. Sana vermek için çabaladığımız güzel yarınların seni hiç yıpratmaması tek dileğimiz. Her zaman mutlu olmayacaksın biliyoruz çünkü yaşam öyle bir şey değil. Ama umarım hep iyi insanlarla karşılaşırsın. Bizim sevgiden içimizi taşıran varlığına özenle yaklaşırlar. Hep anlattıklarımızı hatırlarsın; kırılsan da, üzülsen de, kızsan da, her şeyin bittiğini hissetsen de hepsinin geçici olduğunu unutmazsın. Hayatın bir biçimde devam ettiğini. Kırılanların yeniden yapılabildiğini, dağılanların yeniden toplanabildiğini, düşenlerin yeniden kalkabildiğini asla unutmaz ve hayatın seni yıpratmasına izin vermezsin. </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Oğlum.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Canım.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Hayatım.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">İyi ki varsın.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Doğduğun gün de söylemiştim, hep de söyleyeceğim; </span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">hayatımda verdiğim en doğru kararsın.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Seni seviyorum.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Annen.</span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-26939391455948093292019-02-22T13:55:00.001+03:002019-02-22T13:55:44.896+03:00Eğer kadın çalışmıyorsa...<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhig3Wgg2vfRJxPzAeqOcgZpSQg5qLPTHhLCxtr2IrJslWleQI7MOz6A5y-gZTRlqwqkcuZkRHbW8oLk7AlJrFAevo5ydbRF2g9PYsCTVbxRndSC2eOsENYf2KWVpi-VY8uS_lQv5PepvY/s1600/file-20170615-11162-1xxfssh.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="695" data-original-width="926" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhig3Wgg2vfRJxPzAeqOcgZpSQg5qLPTHhLCxtr2IrJslWleQI7MOz6A5y-gZTRlqwqkcuZkRHbW8oLk7AlJrFAevo5ydbRF2g9PYsCTVbxRndSC2eOsENYf2KWVpi-VY8uS_lQv5PepvY/s320/file-20170615-11162-1xxfssh.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">İnstagram üzerinden yürüttüğüm <a href="https://www.instagram.com/explore/tags/babalarsahaya/">#babalarsahaya</a> paylaşımlarının yorumlarında sıklıkla "eğer kadın çalışmıyorsa" şartı ile başlayan cümleler okuyorum. Babalar sahaya çıkmalı, iş bölümü yapılmalı, iki kişinin paylaşmaya karar verdikleri yaşamın sorumluluğunu da iki kişi paylaşmalı evet; ama bir şartla: "<b>eğer kadın çalışmıyorsa</b>."</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Bu cümlede kastedilen "kadının ev dışında -maddi getirisi olan- bir iş yapmıyor oluşu" tabii ki zira eğer evi çekip çeviren başka bir kadın yoksa kadının "çalışmıyor" olması pek mümkün değil. Bu sıkıntının ana kaynağı da ev içi emeğin her zaman göz ardı edilmesi. Kadın bunu görevi olarak gördüğü için göz ardı ediyor, erkekse eğer bunun için belli bir ücret ödemiyorsa böyle bir emeğin olduğunun farkında bile değil çoğu zaman zira evde kalan kişi "sabahtan akşama kadar ne yapıyor ki?"</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Bir evin günlük iş yükünün "çalışma" kapsamına alınmıyor olması büyük bir mesele elbette. Ancak "büyük anlatı" bu meseleyi öyle güzel kamufle etmiş ki kadınlar bile iki kişinin yaşadığı hayatın ev işi yükünü tek kişinin paylaşmamasının tek şartının ücretli iş yükünü de iki kişinin paylaşması olduğunu düşünüyor. Yine bu tür bir paylaşım tartışmasında bir genç "erkek" arkadaşın yazdığı gibi "ev işi yapmak istemiyorlarsa onlar da bir zahmet çalışsınlar!" düşüncesi hem kadın hem erkek için hakim bir düşünce yani...</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjq2SskTfLI5yBp3GL-_WVa-mqQ_YRmJMTj4r0Don2fvEihddp47x5B9AhnaEJRxyrRIFGQIe1bPcjOtr4SzLIV4xjXWJKNzLWo7zpZRMwbTuVmsP-JzxzzasKev0g1yOfJAfZsfvZ18RU/s1600/working_mom.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="414" data-original-width="414" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjq2SskTfLI5yBp3GL-_WVa-mqQ_YRmJMTj4r0Don2fvEihddp47x5B9AhnaEJRxyrRIFGQIe1bPcjOtr4SzLIV4xjXWJKNzLWo7zpZRMwbTuVmsP-JzxzzasKev0g1yOfJAfZsfvZ18RU/s200/working_mom.jpg" width="200" /></a><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Peki bahsettiğimiz bu ev içi emeğin tek "sorun" olan kısmı bedensel olan kısmı mı, bir düşünelim... Yani "bir zahmet çalıştığımızda" bu sorun ortadan kalkıyor mu?</span><br />
<br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Pek sıklıkla bahsettiğim "<b>Baumeister'in Benlik Kaynakları Teorisi</b>" ile başlayacağım yine. Öz-kontrol için harcanan çabanın diğer alanlar için harcanan çabayı tüketmesi ve hormonal dengeyle oynaması nedeniyle insana kendisini olduğundan daha çaresiz ve yorgun hissettirmesi... Bir kadının -özellikle de anne olduktan sonra- öz-kontrol mekanizmasını ne kadar sıklıkla kullandığını düşünelim. Kadınsan gülme, yüksek sesle konuşma, kibar ol, ölçülü davran yani sürekli kendini kontrol altında tutmaya çalış. Hele evliysen. "Evli barklı kadına yakışır mı bu hareketler?" Çocuğa karşı ise toplumun yarattığı "mükemmel anne" rolünü oynamak için aşırı bir kontrol çabası. <b>Sonuçta hiç bir şey yapmasan bile kendini kontrol etmeye çalışırken benlik kaynaklarının bir kısmını harcamış oluyorsun. </b></span><div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhHjSfsLkQUPSsMzExRSmov-TdBTm0v7SDm0-azJlrJkwzn3LhcpA6ienulpDc1YU1m_PTdeacoOkE69q41k9f_Jc7hhmWD5WoEKCrE8y2ZHOGoNH5CIQZER_2lIr8geadC_XDcnDjjVFQ/s1600/1348259778268.cached.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="475" data-original-width="396" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhHjSfsLkQUPSsMzExRSmov-TdBTm0v7SDm0-azJlrJkwzn3LhcpA6ienulpDc1YU1m_PTdeacoOkE69q41k9f_Jc7hhmWD5WoEKCrE8y2ZHOGoNH5CIQZER_2lIr8geadC_XDcnDjjVFQ/s320/1348259778268.cached.jpg" width="265" /></a><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Çalışan kadının hem "<b>evli barklı bir kadın</b>" olarak iş yerindeki rolüne uygun davranmaya çalışması hem "<b>çalışan annenin zavallı evladı</b>" olmasın diye çocuğun yaşamının her alanında var olmaya çalışması hem de evinin düzenini "<b>kendisi varmışçasına</b>" sürdürmeye çalışması hiçbir şey yapmasa bile zihinsel olarak kendini yorgun hissetmesine neden oluyor çünkü toplumun kadından beklediği bu üç rol -hanım hanımcıklık, fedakar analık ve titiz ev kadınlığı- zihnin arka planında sürekli olarak çalışıyor. <b>Büyük anlatının dışına çıkmaksa insanlar için hem zor hem mutsuzluk verici</b>. İnandırıldığı hikayenin dışında kalmak "<b>yapamıyor olduğunu</b>" hissettirdiği için psikolojik olarak yıpratıyor.</span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Sonra yine yazılarımda sıkça bahsettiğim<b> Zeigarnik Etkisi</b> var; bunu cep telefonunuzda arkada çalışan uygulamaların telefonunun pilini tüketmesi gibi düşünebilirsiniz. Tıpkı o uygulamalar gibi yarım kalmış her şey; yıkanacak çamaşırlar, tezgahtaki bulaşıklar, çocuğun öğleden sonraki veli toplantısı.... sizin benlik kaynağınızı kullanıyor.</span></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Ardından "<b>karar alma yorgunluğu</b>" var zira evin çekip çevrilmesi, çocuğun okulu, doktoru, kocanın toplantıda giyeceği mavi gömleğin ütülü olması "çalışıyor olsa dahi" kadının halen birincil sorumluluğu. "Ekonomik sorumluluğu" üstlendiği için kadın "çalışmıyorken" etliye sütlüye karışmadığını iddia eden erkek, kadın çalışıyorken de karışmıyor zira bunlar "onun görevi değil." </span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiskm-PySprIH037KyIKNbeeAsqMKGaKIBPIp20w-nylrPHv8r7XFAYfTbHB_P6QwCJlnBg37JT7yzPc9G1eo1OgolJLHYga5GU4JtJAlvCMFbg8WTxoHiZzWvMDcMI-c93s82YZUd6gQs/s1600/mentally_strong.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="315" data-original-width="600" height="168" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiskm-PySprIH037KyIKNbeeAsqMKGaKIBPIp20w-nylrPHv8r7XFAYfTbHB_P6QwCJlnBg37JT7yzPc9G1eo1OgolJLHYga5GU4JtJAlvCMFbg8WTxoHiZzWvMDcMI-c93s82YZUd6gQs/s320/mentally_strong.jpg" width="320" /></a><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Erkek, örneğin yemek yapmayı "karın doyurmaya yarayan ve ocakta bir şeylerin karıştırılması ile olup bitiveren bir şey" olarak gördüğü için arkasındaki mekanizmaya bir türlü akıl erdiremiyor -ya da erdirmek istemiyor- Her gün o masaya konacak besleyici ve doyurucu menünün arkasındaki planlama ve karar alma yorgunluğu <b>kadınların çok iyi bildiği </b>o sıkıntılı soru aslında: "<b>akşama ne pişireyim?</b>" Ve bu soru çoğunluğun zannettiği gibi "çalışma" ile ortadan kalkmıyor. Yemek yapmanın kendisi yarım saat sürebilir ancak evdeki bireylerin yediği-yemediği gıdanın planlaması, sağlıklı bir beslenme için bir haftada tüketilmesi gereken gıdaların planlanması, malzemelerin planlanması.... gibi ön hazırlık safhalarını da birilerinin yapması gerekiyor. Hatta çocuklar okula gidiyorsa çocukların okul menüsü ile evdeki menünün çakışmaması için ayrı bir çalışma bile gerekebiliyor kimi zaman. </span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Aynı şekilde çamaşırların kirli sepetinde toplanması, yıkama ve ütüleme gününün -haftanın geri kalan işlerini aksatmayacak biçimde (örneğin çocuklar okula gidiyorsa cuma akşamı mutlaka çamaşır yıkanmış olmalı ki pazartesiye okul giysileri hazır olabilsin) planlanması da başka bir zihinsel emek gerektiriyor. </span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Bunların dışında varsa çocukların doktor randevularının takip edilmesi, okul toplantılarının takip edilmesi, ihtiyaçlarının -pek çok baba çocuklarının hangi beden kıyafet giydiğinden habersiz olabiliyor- takip edilmesi ve giderilmesi, çocuklar hasta olduğunda evdeki bakım... Bunlar kadın maddi getirisi olan bir iş yapsa da yapmasa da kadının sorumluluğunda. </span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><b>Ortak yaşamın tüm planlamasını yaparak zihinsel olarak çalıştığında fiziksel olarak çalışanın sen olup olmaması zannedildiği kadar büyük bir fark yaratmıyor insanın hayatında. Belki biraz zaman tasarrufu yaratıyor olabilir. </b></span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><b><br /></b></span></div>
<div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Dolayısıyla öncelikle kadınların "eğer çalışmıyorsa (m)" yanılgısından kurtulması gerekiyor zira<b> erkeğin maddi olarak üstlendiği ortak yaşam sorumluluğunun zihinsel kısmını kadın üstlendiğine göre geriye kalan fiziksel kısmın eşit olarak paylaştırılmasında bir sakınca yok</b>. </span></div>
N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-33154956986165772212018-08-17T15:24:00.000+03:002018-08-17T15:24:49.875+03:00Slime Ebeveynlik<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCFIvZ_3QAtsx_PKe6f_oK7o9bU74jrVyXqhKCJLwCbqAQh7CVZTJ1nbN5Yfif9ra74egfBWS9XgZwJWfTB1g7cB8kNM_uy8DORQxzUwoQQDO6EUuNqqgek5tWQOlngsxzQr3ux4lzc-Y/s1600/12GRAYMATTER-master1050.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="651" data-original-width="1050" height="198" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCFIvZ_3QAtsx_PKe6f_oK7o9bU74jrVyXqhKCJLwCbqAQh7CVZTJ1nbN5Yfif9ra74egfBWS9XgZwJWfTB1g7cB8kNM_uy8DORQxzUwoQQDO6EUuNqqgek5tWQOlngsxzQr3ux4lzc-Y/s320/12GRAYMATTER-master1050.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Son zamanlarda ebeveynliği davranış biçimlerine göre isimlendirmek moda oldu. Helikopter ebeveynler ile başlayan bu isimlendirme hevesi, kategori aşkımız şiddetlendikçe çeşitlenerek artıyor. Ben de bu modaya uymakta mahsur görmedim ve gözlemlediğim ebeveynlerin bir davranışını, davranışa uygun bir biçimde ve isimde bir kategori yaratarak içine sokuşturuverdim.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Yeni moda ebeveynlik stilimizin adı: <b>Slime Ebeveynlik</b>.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Ebeveyn olup da slimenin ne olduğunu bilmeyen olduğunu zannetmiyorum ama yine de biraz bahsedeyim, belki öyle şanslı bir azınlık vardır. Slime, oyun hamurunun biraz sıvı hali. Girdiği kabın şeklini alan, yıvış yıvış (böyle bir kelime var mı bilmiyorum ama başka bir tanım gelmedi aklıma) akan ama yapışmayan tuhaf bir şey. Yayılması ve bulunduğu yeri tamamen zaptetmesi ebeveynleri kategoriye sokmama neden olan özellikleri.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8Kd4ZNo1geGmci_HXE5UZL_L5g2dSrEPFKt-QyJQ2EDhDKtuUt40rY1lL0W-blSgv5L5NU3MZjw4yuMOxsi_L3wVL611g-MyQwDeoHlkcxzkyk93RPDSp46qvpwbm-hkv4IT6E1Pu3iE/s1600/4159282_284854_slime1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="640" data-original-width="512" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8Kd4ZNo1geGmci_HXE5UZL_L5g2dSrEPFKt-QyJQ2EDhDKtuUt40rY1lL0W-blSgv5L5NU3MZjw4yuMOxsi_L3wVL611g-MyQwDeoHlkcxzkyk93RPDSp46qvpwbm-hkv4IT6E1Pu3iE/s320/4159282_284854_slime1.jpg" width="256" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Slime ebeveynler nasıl davranıyor? Tam da bir slime gibi. Çocuğun duygusal ve fiziksel yaşamında boşluk bırakmayacak şekilde o alanlara sızıp orayı doldurarak. Çocuğun elinden o boşlukları fark etme ve doldurma becerisini alarak yapıyorlar ebeveynliği. </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Tam burada artık benim için bir fenomen haline gelen "<b>sticker travması</b>"nı anmak istiyorum. Çocuğun okuldaki yarışmada sticker alamadığı için travma yaşayacağını düşünen, paniğe kapılan ve çocuğunun bu hayal kırıklığı ile baş etme becerisini göstermesine müsaade edemeyen ebeveynlerden. İşte bu ebeveynler tam da slime ebeveyn tanımına uyan ebeveynler. (Konumuz okulda sticker dağıtmanın ne kadar mantıklı olduğu değil bu arada. Bence okulda rekabet ortamı yaratılmasının ve küçük dozlarda hayal kırıklığının bir zararı yok ancak bunu ödül olarak değerlendiren ve karşı çıkanlar da mutlaka olacaktır. Ödül ve ceza konusunda Alfie Kohn ne diyorsa doğrudur. Ancak bu ödül o ödül değil.) Neyse konumuza geri dönersek; slime ebeveyn çocuğunun mutsuzluğuna, hayal kırıklığına, gözyaşına, canının sıkılmasına, mızmızlanmasına, üzülmesine, keyfinin kaçmasına o kadar tahammül edemiyor ki bu duyguları yaratacak yerlere sızıp orayı doldurarak çocuğun bu duyguyu yaşamasını ( ve doğal olarak tanımasını ve başa çıkmasını) engelliyor. Bunu tamamen iyi niyetiyle ve çocuğuna duyduğu büyük aşk yüzünden yapıyor olsa da ve travma kelimesinin "uzmanlarca" ayağa düşürülüp ebeveynlerin korkularını tetiklemeleri nedeniyle gayet haklı olsa da çocuğunun yaşam boyunca elde etmesi gereken en büyük beceriyi elinden alıyor: <b>yaşamla baş etme becerisi.</b></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><b><br /></b></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7FS4y1pHqhgFXJm4v2CnxwgFWQckWYAbWT16IdNKCFqdTAUYmpepXF7pNEjeXg5KKHYpB3COrkSIL2KCG263KHOSEi94p755vtYdhW-iWhIXKTuUhAKUN4KLpDN3xq6Cu3PLVwCLsIJY/s1600/helicopterRFD-custom1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="285" data-original-width="380" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7FS4y1pHqhgFXJm4v2CnxwgFWQckWYAbWT16IdNKCFqdTAUYmpepXF7pNEjeXg5KKHYpB3COrkSIL2KCG263KHOSEi94p755vtYdhW-iWhIXKTuUhAKUN4KLpDN3xq6Cu3PLVwCLsIJY/s320/helicopterRFD-custom1.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Bir yerde mi okudum, derslerde mi duydum çok emin olmadığım bir cümle, bu durumun çocuklarda yarattığı sonucu anlatmak için en uygun cümle gibi geldi, onunla bitireceğim: "<i>Nasıl ki bedeni kuvvetlendirmek için küçük egzersizler gerekir, ruhu kuvvetlendirmek için de bunun gibi küçük üzüntüler ve hayal kırıklıkları gerekir.</i>"</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-91399954125775168752018-07-25T18:56:00.001+03:002018-07-25T18:56:20.162+03:00Normalleştirme nedir, nasıl yapılır?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZSI0yWS9zvq0H57U8lB0s6Upa0s9bsQL9Ha8KTQql6ByU2Dcq5f2jh9m619RMAYhKm_E5epcK3fFXu6aP9ZXBwHfI8Yb24FX_tZrwU92Y23CSw1ZLNSyXs4JfDhvcW3UoHMQybHi0W8o/s1600/images.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="125" data-original-width="402" height="196" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZSI0yWS9zvq0H57U8lB0s6Upa0s9bsQL9Ha8KTQql6ByU2Dcq5f2jh9m619RMAYhKm_E5epcK3fFXu6aP9ZXBwHfI8Yb24FX_tZrwU92Y23CSw1ZLNSyXs4JfDhvcW3UoHMQybHi0W8o/s640/images.jpg" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Çocuklarımızın doktoru Murat Palabıyık, bir sohbet esnasında mesleği ile ilgili bir konudan bahsederken "bizi okulda sağlıklı çocuklara maruz bırakırlar, sürekli sağlıklı çocuklarla çalışırız böylece sağlıksız bir çocuğu gördüğümüz anda tanıyabiliriz." demişti. Murat Bey'in söylediği her şey gibi bunu da hem ebeveynliğim hem de yaşantım için bir ders niteliğinde aklımın bir köşesine yazdım. </span><span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Anormal olanı gördüğün anda anlayabilmen için normal olana sürekli maruz kalman gerekiyor ya da tam tersi, anormal olana ne kadar maruz kalırsan normalin o oluyor ve olması gereken yalnızca az görünür olduğu için anormalleşiyor.</span><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Bir süredir ortalıkta kol gezen nefretin bu kadar normalleşmesi mesela. Mesela paylaşılan facia fotoğraflarına giderek duyarsızlaşılması. Mesela sürekli kavga dövüş izleyen bir çocuğun bunu yaşamın bir parçası haline getirmesi. Mesela çok görünenin bir süre sonra görünmez olması...</span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj4gVGhFgvzdrlDQHFFr6PwezL_3r4CXLTzCbmPTxrO_94-tIWMExZmri70sRFkWBMjGP8LfdTsM3CPNy8L8QWbIfReffoJfZsUe0uubJRdf7LOsAGk5Kkj1LAE2V_XX1yRASlkaEWHZ9I/s1600/images+%25281%2529.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="159" data-original-width="318" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj4gVGhFgvzdrlDQHFFr6PwezL_3r4CXLTzCbmPTxrO_94-tIWMExZmri70sRFkWBMjGP8LfdTsM3CPNy8L8QWbIfReffoJfZsUe0uubJRdf7LOsAGk5Kkj1LAE2V_XX1yRASlkaEWHZ9I/s1600/images+%25281%2529.jpg" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Sosyal medyada üç-beş dakika geçirdiğinizde kullanıcıların kötücül dilini ve bunu ne kadar eğlenceli bulduklarını, bu dille yazılmış gönderilerin ne kadar fazla etkileşim aldığını hemen fark ediyorsunuz.Tamamen aşağılama, nefret içeren ve çoğu zaman cinsiyetçi bir küfür ile bitirilmiş gönderiler ve böyle bir dil kullanmayı normal saymaya başlamış bir kitle.</span><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Televizyonu açtığınızda her programda birbirini asan, kesen insanları, tecavüzleri, istismarları, hırsızlıkları, kaybedilen çocukları görüyor, izliyorsunuz. </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Gazetelerde nefret diliyle atılmış manşetler, birini ötekine kıyaslayan, ayrıştıran yazılar...</span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOgiQp9WlMyMwH4aLM-8DXIdgt4mW39mW3DW-IPP0Wkx7pmyDFxCKjxL-jvo1uFgNZFbBI6RfFhNmUaEhgEUZDON5YJSrqut-zWiRunbA1uftbpXz0mLihBxxUqBqOf2WgYGRs_FzuiS4/s1600/indir.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="168" data-original-width="300" height="224" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOgiQp9WlMyMwH4aLM-8DXIdgt4mW39mW3DW-IPP0Wkx7pmyDFxCKjxL-jvo1uFgNZFbBI6RfFhNmUaEhgEUZDON5YJSrqut-zWiRunbA1uftbpXz0mLihBxxUqBqOf2WgYGRs_FzuiS4/s400/indir.jpg" width="400" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Ve giderek insanların mutlu görünmesi, eğlenmesi, birbirini sevmesi aşağılanmaya, kızgınlığa hedef olmaya başladı. </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Çünkü bizi hep sağlıksız olana maruz bırakıyorlar ki sağlıklı olanı gördüğümüzde anormal olduğunu anlayalım.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<br />N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-74973253141831272262018-07-24T12:33:00.001+03:002018-07-24T12:33:23.345+03:00Survivor Çağında Çocuk Yetiştirmek<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Çağımız ebeveynlerinin çocuklarından beklentisi -ya da isteği diyelim- çocuklarının diğerlerinden daha zeki olması yönünde. Bunun için gereğini bebek daha anne karnındayken yapmaya başlıyorlar; balık yağı, folik asit, meditasyon... aklınıza daha ne gelirse... Çocuk doğduktan sonra da zeka geliştirici(!) oyuncaklar, robotik dersleri falan... </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh-WydfCD8X9vdyuRTL-D15swNIJJRv73xaPo4s9LksdKFApCn3RGcYmPB-wsjnINCWJmqgZP3Nm5mhyphenhyphenwSHYoPexZ2dSy_nqXtFhSAz2DUMJNw8hdCsqJnqI16aIxi3ekv-mziBh8-nay8/s1600/young-ninja-kid-e1509673575503.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="748" data-original-width="1600" height="149" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh-WydfCD8X9vdyuRTL-D15swNIJJRv73xaPo4s9LksdKFApCn3RGcYmPB-wsjnINCWJmqgZP3Nm5mhyphenhyphenwSHYoPexZ2dSy_nqXtFhSAz2DUMJNw8hdCsqJnqI16aIxi3ekv-mziBh8-nay8/s320/young-ninja-kid-e1509673575503.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Zeka önemli bir şey evet. Ancak içinde bulunduğumuz çağda çocuğa modern matematikten önce öğretmemiz gereken bazı şeyler var.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Mesela;</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Çocuğunuz evde sizinle yalnızken başınıza bir şey geldiğinde ne yapması gerektiğini biliyor mu?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Bir AVMde kaybolduğunda ne yapması gerektiğini biliyor mu?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Acil durumda arayabileceği ya da bir yetişkinden aramasını isteyebileceği en az bir telefon numarasını ezbere biliyor mu?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">İyi dokunuş - kötü dokunuş farkını biliyor mu?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Biri ona "kötü dokunuş" ile dokunursa ne yapması gerektiğini biliyor mu?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Yabancı biri çağırdığında asla onunla gitmemesi gerektiğini biliyor mu?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Ya da tanıdığı biri bile çağırsa sizin haberiniz olmadan onunla gitmemesi gerektiğini? (Çünkü son dönemde kapının önünde oynarken aniden yok oluveren çocukların büyük bir kısmı tanıdığı kişiler tarafından yok edildi.)</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Tanısın tanımasın biri ona yiyecek bir şey verdiğinde bunu size danışarak yemesi / içmesi gerektiğini biliyor mu?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Kötü niyetli kişilerin her zaman kötü ve korkunç görünmediklerini, bazen en sevdiği yiyeceklerle, bazen sevimli oyuncaklarla, bazen de yavru hayvanlarla onun ilgisini çekip dostluğunu kazanabileceğini biliyor mu?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Yabancılardan korkmaması ancak onlara karşı her zaman temkinli olması gerektiğini, yapmak istemediği bir şeyi yapması istendiğinde "hayır" diyebileceğini, boyunu aşan bir durumla karşı karşıya kaldığında güvenebileceği bir yetişkinden yardım istemesi gerektiğini biliyor mu?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">"O yapamaz" demeden küçük yaşta öz bakım becerilerini edinmesini destekliyor musunuz? </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Siz yanında olmadığınızda kendini doyurma, temizleme, koruma gibi yaşamsal ihtiyaçlarını karşılayabilecek beceriye sahip mi?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Yanındayken bu becerilerini kazanmasına dikkat ediyor musunuz?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEioYdwKHAOKB23NJ7mXD8NTyU8yPA6_dwqZSsRMgclVCLlYDFpUK1JoMk6lqFjdsTV05Xldn_JJLFmnPFD8cvr8N1vlLncKbf54pKsTxENOgT44y6U9D6Xm57LU_na9GIsLFPnOWYSSLFM/s1600/hqdefault.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="360" data-original-width="480" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEioYdwKHAOKB23NJ7mXD8NTyU8yPA6_dwqZSsRMgclVCLlYDFpUK1JoMk6lqFjdsTV05Xldn_JJLFmnPFD8cvr8N1vlLncKbf54pKsTxENOgT44y6U9D6Xm57LU_na9GIsLFPnOWYSSLFM/s320/hqdefault.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Çünkü ebeveynlik çocuğun yolundaki taşları temizleyip kolayca yürümesini sağlamak değil, her türlü durum ve koşulda hayatta kalma becerisini edinmesini sağlamaktır. Hele çağımızda bu beceri çocuğunuza kazandıracağınız tüm becerilerden daha önemli durumda.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-6638588674039813652018-06-08T20:01:00.000+03:002018-06-13T20:01:33.326+03:00Yeni nesil babalara yeni nesil hediyeler<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Babalar günü yaklaşıyor. Pek çok evde olduğu gibi bizim evde de bu güzel günün telaşı var. Bildiğiniz gibi Haziran ayının üçüncü pazarı 1966 yılından beri babalar günü olarak kutlanıyor. Babalar günü, Anneler gününün gölgesinde kalmış gibi görülse de hatta pek çok kişi için zorlama olarak ortaya çıkartılmış bir gün olarak görülüyor olsa da artık çocuk bakımında anneler kadar etkin olan babaların da tıpkı anneler gibi özel bir gün ile şımartılmaya hakkı olduğunu düşünüyorum. Tabii ki ne anneler ne de babalar böyle bir şey talep ediyor çocuklarından. Onlar için çocuklarının sağlığından ve mutluluğundan daha güzel hediye olamaz. Ama yine de böyle özel günler, yorucu yaşamın içinde bir mola, bir enerji kaynağı oluyor her ikisi için de.</span><div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilN3gQxYPgqgmH6ouAIUrs5Fv3nJOMx9FbxKx17m8v8y5j5hIy8MDuTTRx1jEUxq0QvH5UtL-PSbZ9DIL_E3qFfcSpZdd0005dm_6H8p_QwHv5bltY9m68nwHxhUvZDn9u7HOSE-mDgLY/s1600/father-son.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1072" data-original-width="1600" height="214" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilN3gQxYPgqgmH6ouAIUrs5Fv3nJOMx9FbxKx17m8v8y5j5hIy8MDuTTRx1jEUxq0QvH5UtL-PSbZ9DIL_E3qFfcSpZdd0005dm_6H8p_QwHv5bltY9m68nwHxhUvZDn9u7HOSE-mDgLY/s320/father-son.jpg" width="320" /></a></div>
<div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Babalarımız için bu özel günde yapılabilecek pek çok şey var. Ailece geçirilecek güzel bir günün ardından hoşuna gidecek bir hediye ile de ödüllendirilirse;</span><span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"> kendisinden hep bir şeyler beklenen babalar bu günü diğer günlerden farklı ve daha keyifli geçirmiş olacaklardır. </span></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Peki babamıza ne alabiliriz? Eskiden gömlek, kravat, parfümden oluşan kısıtlı hediye seçenekleri çağın değişmesiyle çoğaldıkça çoğaldı. Özellikle teknolojiyi seven yeni nesil babalar için pek çok farklı seçenek var. </span><span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Babalar günü yaklaştıkça kafamız iyice karışıyor değil mi? Bol bol çocukların fotoğraflarını çeksin diye bir fotoğraf makinesi mi alsak, sevdiği kahveyi kolayca yapsın diye bir kahve makinesi mi? Yoksa bir traş makinesi daha mı fazla hoşuna gider? </span></div>
<div>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Seçenekler çoğaldıkça araştırma yapmak için daha fazla vakit ayırmak gerekecek gibi görünüyor olsa da internet sitelerindeki <span style="color: blue;"><u>b</u></span></span><a href="https://www.mediamarkt.com.tr/tr/shop/babalar-gunu-hediyesi.html" style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: blue;">abalar günü kampanyaları 2018</span></a><span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"> in babalar gününde yardımımıza koşacak. Özellikle babamızın uğrak mekanı MediaMarkt'ın internet sitesindeki birbirinden güzel kampanyalarda çok seveceği bir hediye bulacağımızdan eminim. </span></div>
</div>
<div>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj6HavrLWaeKOu1aFF0JD__OZVhWT-aV1yZZRqEaWLGj4AT-ubxGd2IjNzFY0EeR-pG0Wiun6nJqC53xKOV1mdTiqnyjY3QhfdaXAbu2b_kUeeT-9LZF7uCMtajSSztX1bNYppwdMj4GrQ/s1600/med.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="247" data-original-width="949" height="103" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj6HavrLWaeKOu1aFF0JD__OZVhWT-aV1yZZRqEaWLGj4AT-ubxGd2IjNzFY0EeR-pG0Wiun6nJqC53xKOV1mdTiqnyjY3QhfdaXAbu2b_kUeeT-9LZF7uCMtajSSztX1bNYppwdMj4GrQ/s400/med.jpg" width="400" /></a></div>
<div>
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-52788818892353741792018-03-20T07:15:00.000+03:002018-03-20T07:15:05.237+03:00Güneş Gözlüğü Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Yaz güneşi ufak ufak kendini göstermeye başladı, yazlıkları çıkartma zamanı da yavaş yavaş geliyor. Hurçlar, koliler açılacak; yazlık giysiler, kremler, aksesuarlar ortaya çıkacak, eksik listeleri hazırlanacak... Çoğu yaz olduğu gibi bu eksik listelerinin en başında yer alan ürünlerden biri de güneş gözlüğü olacak. </span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Güneş gözlüğü alışverişi özen isteyen zor bir iş. Sağlıklı optik cam, yüze oturan rahat bir model ve uygun fiyatı bir arada bulmak uğraş istiyor. O yüzden araştırmaya şimdiden başlamak gerek. </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Ben sürekli kaybettiğim için, eşim sürekli kırdığı için, çocuklar da büyüdüğü için güneş gözlüğü her yıl listemizin başında oluyor. Eğer güneş gözlüğümü bir şekilde önceki yazdan yeni yaza getirmeyi becerebilmişsem de sezon içinde yeni modeller aklımı çeliyor. Eşimse mutlaka bir yerlerde düşürüp üzerine basar ve sürekli yeni gözlük almak zorunda kalır. Üstelik alışverişten nefret ettiği için bunu ben yapmak zorunda kalırım. Neyse ki yüz şekline uyan <span style="color: purple;"><b><a href="https://www.atasunoptik.com.tr/erkek-gunes-gozlugu-modelleri">güneş gözlüğü modellerini</a> </b></span>öğrendikten sonra o yanımda olmasa da gözlük almak sorun olmuyor.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Bu yıl güneş gözlüğü araştırmasına başlamışken, güneş gözlüğü alırken nelere dikkat edilmesi ve yüze uygun güneş gözlüğünün nasıl seçileceği ile ilgili ipuçları vereyim dedim:</span><br />
<br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><b>Güneş gözlüğü alırken nelere dikkat etmeliyiz?</b></span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Uzman bir satış noktasından alacağınız güneş gözlüğünün taklit olma olasılığı pek yoktur. Ancak yine de gözlüğün kaliteli olması yeterli değil. Ultraviyole ışınlarını engelleme derecesi yüksek olmalı. Koyu renkli camların bunun için yeterli olduğunu düşünebilirsiniz ancak cam rengi ile ulraviyole ışınlarını bloke edebilme özelliği arasında bir ilişki yok. Bloke etme gücü UV200, UV400... gibi ibarelerle belirlenir. Güneş gözlüğünüzün üzerinde bu etiketler olmalı. Eğer gözlüğünüzü deniz tatilinde kullanacaksanız kum ve sudaki yansımayı da göz önünde bulundurarak en yüksek değere sahip gözlüğü tercih etmelisiniz.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBW84rXFKVNVQ9HdllN7LxgptiJ9-lJptTbOJLCiWPB9dXzDoKPGt689JcZXqcpWb6gQfY1C8jrMO7pWRmVib3J146HxOAzWXgSMhuUtDkQBJ5KZvJIuoSAfgUg-ZgsiuRkJzwZdKCnhw/s1600/kumsal.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="787" data-original-width="1000" height="251" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBW84rXFKVNVQ9HdllN7LxgptiJ9-lJptTbOJLCiWPB9dXzDoKPGt689JcZXqcpWb6gQfY1C8jrMO7pWRmVib3J146HxOAzWXgSMhuUtDkQBJ5KZvJIuoSAfgUg-ZgsiuRkJzwZdKCnhw/s320/kumsal.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Cam renginin ultraviyole ışınları ile ilgisi olmasa da yazın daha rahat araba kullanabilmek için renk değişimine neden olmayan ve aşağı doğru rengi açılan camları tercih edebilirsiniz.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><b>Yüz biçiminize uygun gözlüğü nasıl seçebilirsiniz?</b></span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://www.atasunoptik.com.tr/yuz-sekillerine-uygun-gunes-gozlugu-onerileri"><img border="0" data-original-height="762" data-original-width="1194" height="408" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhueuGfOuOTjpfh_qbIgLqJdjwiyIAiNiMy4jqM4qcl7aV8BPtYPWW3_3OpH3OXnLuZLN4G42Qkos1P5B_qopi6FB_LhQO326iqSn0Wlvmnl4tVyVEtgEDse6qJkQoOC0asVXd5lFzAagc/s640/g%25C3%25BCne%25C5%259F+g%25C3%25B6zl.jpg" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "georgia" , "times new roman" , serif; font-size: x-small;"><i>Kaynak: Atasun Optik (Eğer yüz şeklinizi bilmiyorsanız, fotoğrafa tıklayarak Atasun Optik sayfasından daha detaylı bilgi alabilirsiniz.)</i></span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-73299024360288363522018-02-22T10:12:00.001+03:002018-02-22T10:12:23.533+03:00Yaşamına saygısı olmayan insanı ölüm cezası durdurabilir mi?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhz_GRhuSsxt3naImCAEIFuqejcj9vbne4TEx4aAMQDfBPYqvj4mIawQs1pRaEAPcoA1P-qtSX6dvKc2A_xr0Z6n2LP3mO_Q6d2A0ft4u6k6NJyJ3AVMdlQ3xtWeZaULDOTfXkeZ8Qiaq0/s1600/_img.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="450" data-original-width="720" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhz_GRhuSsxt3naImCAEIFuqejcj9vbne4TEx4aAMQDfBPYqvj4mIawQs1pRaEAPcoA1P-qtSX6dvKc2A_xr0Z6n2LP3mO_Q6d2A0ft4u6k6NJyJ3AVMdlQ3xtWeZaULDOTfXkeZ8Qiaq0/s400/_img.jpg" width="400" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">İsabelle Fillizoat, Denemediğim Yol Kalmadı kitabına başlarken solmuş bir saksı çiçeğini azarlayan bir insanın resmini çizer: "</span><i><span style="font-family: Georgia, Times New Roman, serif;">Senin için yaptığım bunca şeyden sonra bana böyle mi teşekkür ediyorsun? Bir kaç gün merdivenin altında kal da aklın başına gelsin</span></i><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">!"</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Kurumakta olduğu için bir çiçeği suçlamak kulağa çok saçma geliyor değil mi? Ya da çiçeğe kurumaması için eğitim vermek? Suyu nasıl kullanacağını, güneş ışıklarını nasıl kullanacağını, nasıl fotosentez yapacağını anlatmak? </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Yeterli suyu, güneşi, havayı sağlamadığınız sürece çiçeği bilinçlendirmek, bulunduğu ortamı iyileştirmediğiniz, solmasına neden olan faktörleri ortadan kaldırmadığınız sürece ne çiçeği kurtaracak ne de size bir faydası olacak. Bunu başkalarının size söylemesini beklemeden akıl edebilirsiniz. Sorun çiçekte değildir. </span><span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Sorunu mağdur olanı bilinçlendirmekle ortadan kaldıramazsınız. Sorunu meydana getiren unsurları yok etmeniz gerekir.</span><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Tıpkı tacize, tecavüze uğramasın diye çocuğunuzu eğiterek onu tacizden tecavüzden koruyamayacağınız gibi. <b>Ortalıkta dönüp duran "benim bedenim" "iyi dokunuş-kötü dokunuş" videoları ancak taciz durumu gerçekleşmeden önce ya da sonra çocuğun ne yaşadığını anlamasına yardımcı olur. Bir de belki size anlatabilmesine. Ancak yapmak istediğimiz çocuğun ne yaşadığını anlamasını sağlamak değil. Bunu yaşamamasını sağlamak</b>. Bunun için de artık kriz yönetimini bırakıp risk yönetimine başlamak gerekiyor. Yani kriz anında ne yapılması gerektiği üzerine çalışmayı bırakıp krizi ortaya çıkartan riskleri anlayıp bunu ortadan kaldırmaya çalışmak.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Bunun için çözüm hadım ya da idam değil. Öncelikli olarak anlamamız gereken bu. Çünkü insanlar suç unsuru değildir. İnsanları ortadan kaldırarak suç unsurunu ortadan kaldıramazsınız. </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><b>Bazılarının dürtülerini kontrol etmek zorunda kalmasının -ya da bunu tercih etmesinin- nedeni toplum baskısı ve yasalardır. Dürtü yok değildir ancak kişi -sonuçlarından korktuğu / kaçındığı için- bunu bastırmak zorunda kalır</b>.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Fakat bizim toplumumuzda giderek suçluya değil mağdura yönelik bir toplum baskısı oluşmakta. Bunun hepimiz farkındayız. Eğer reşit biri tacize / tecavüze uğramışsa "ne giymiş?" "saat kaçmış?" "tahrik etmiş mi?" soruları ile, eğer tacize / tecavüze uğrayan çocuksa "anası-babası neredeymiş?" "çocuğu oraya neden göndermişler?" sorgulamalarıyla vakit kaybediyor, suçta mantık aramaya çalışıyoruz. </span><span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Avukatlar suçlunun az ceza alabilmesine yönelik araştırmalara girişiyor. Yasada açık var mı, emsal dosya var mı birbirlerine danışıyor, mahkeme iyi hal indirimi peşine düşüyor...</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Ne toplum korkusu ne yasa korkusu kalıyor ortada. Ne de dürtüleri kontrol etmeye çalışmak için bir sebep.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Bunun için öncelikle kendi dilimizi, kendi bakışımızı değiştirmemiz gerekiyor. Kadının o saatte neden orada olduğunu, ne giydiğini sorgulamayı bırakmamız, "benim olmazsan taciz ederim" "ya benimsin ya toprağın" sözlerini normal karşılamamamız, medyanın "aşk cinayeti" "davetkar giysi" söylemlerini normalleştirmememiz, dizilerde, filmlerde tacizin/ tecavüzü meşrulaştırılmasına izin vermememiz gerekiyor. Oğlanları "çok canlar yakacak" diye büyütmememiz, bunu söyleyenlere tepki vermemiz gerekiyor. Kendini değiştirmeden dünyayı değiştiremezsin, bunu anlamamız gerekiyor.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Sonra yasalardan, tacizi, tecavüzü "bir kereden bir şey olmaz" olarak gören yasa koyuculardan idam değil yasaların düzeltilmesini talep etmek gerekiyor. Ayrıca Amerika'da yapılan bir araştırma sonucunda idam cezasının ya da cezaların arttırılmasının suç işleme oranlarında bir değişikliğe neden olmadığı ortaya konmuş durumda.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCE0ZzH9UGVqnhWL4voo73T-QTGyKB80Jvkvl0pYF10dYLNcO84HPK-1WvdQje8OKJ0G23xyHY_O0MIQE2NebBkRp1Emog3x3ja1ZVlyrUBXLBL1CFhZEWDcOvSpAQgIZ2WAnPvQBFjQ8/s1600/murderratesdpvsnodp.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="346" data-original-width="890" height="248" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCE0ZzH9UGVqnhWL4voo73T-QTGyKB80Jvkvl0pYF10dYLNcO84HPK-1WvdQje8OKJ0G23xyHY_O0MIQE2NebBkRp1Emog3x3ja1ZVlyrUBXLBL1CFhZEWDcOvSpAQgIZ2WAnPvQBFjQ8/s640/murderratesdpvsnodp.jpg" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Yukarıda gördüğünüz tabloda, idam cezası olan eyaletlerdeki (yeşil) suç oranları ve olmayan eyaletlerdeki suç oranları (açık yeşil) karşılaştırılmış. Görüldüğü gibi idam cezası olan eyaletlerde suç oranları daha fazla. Bunun nedeni idamın suçu durduracak yeterlilikte olmayışı.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Cambridge Üniversitesinin 1999 yılında yaptığı bir araştırmaya göre, cezanın suçu durdurabilme etkisinin bazı şartlara bağlı olduğu ortaya çıkmış. Bu şartlar:</span><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">1- Cezanın bilgi dahilinde olması. </span><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">2- Cezanın kişiye bir anlam ifade etmesi. (hapis cezasının etkili olabilmesi için kişinin özgürlüğüne değer veriyor olması ya da aynı mantıkla kişinin idamdan korkması için yaşamına değer veriyor olması)</span><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">3- Cezanın uygulanacağına duyulan güven.</span><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">4- Yakalanma ihtimaline karşı güven - güvensizlik</span><br />
<br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">olarak özetlenebilir. Yani Türkiye'de idam cezasının gelmiş olmasının suç oranlarına etkisinin olmayacağını anlayabilmek için yalnızca bu maddelere bakmak bile yeterli. Kızdığı karısına "çeker vururum üç gün yatar çıkarım" diyebilen insanların idamdan korkma olasılığı var mı bu şartlar değişmediği sürece?</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">İdam cezasının, tecavüz suçunun mağdurun ailesi tarafından örtülme ihtimali çok yüksek, avukatlar tarafından kollanma ihtimali çok yüksek, mahkemede indirim alma ihtimali çok yüksek bir ülkede </span><span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">bir hastalık (pedofili) neticesinde kontrol yeteneğini kaybetmiş </span><span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">suçluya bir anlam ifade etmeyeceğini anlayabilmek için bu iki araştırmayı bilmek yeterli. </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Diğer tartışılan ceza ise kimyasal hadım. Oysa hadım yalnızca cinsel fonksiyonu ortadan kaldırıyor. Dürtü olduğu gibi kalıyor. Sonuç olarak bu kişiler başka alet edevat kullanarak bu amaçlarını gerçekleştiriyor. Kaldı ki pedofili yalnızca erkeklerin yaşadığı bir hastalık değil. </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Mağduru ya da suçluyu bir tarafa koyarak (suçlu tabii ki cezasını çekmeli) suç unsuru üzerinde durmak gerekiyor aslında. </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Yastıktan, yorgandan, kaynanasından, annesinin diz kapağından, damacanadan tahrik olmaya müsait nesiller yetişmemesi için ne yapılması gerek araştırılması gereken bu. Çocuklarımızın "kendine dokundurmaması için" değil "başkalarına dokunmaması için" neler yapmalıyız anlamamız gereken bu.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Tecavüzün cinsel açlık, kendi bedeni ve başka bedenlere saygı göstermeme, kendi yaşamına ve başka yaşamlara değer vermeme sonucu ortaya çıktığını görmemiz gerekiyor artık ve sevgili Aziz Nesin'in dediği gibi: "Çocuklara iyi bir dünya bırakmak kadar dünyaya iyi çocuklar bırakmaya" çabalamamız.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Tek tek suçluları öldürerek suçun önüne geçilmez. Yapılması gereken suçun kendisini yok etmek.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-51315465936484712492018-02-12T08:03:00.000+03:002018-02-12T08:03:11.600+03:00 Aynı yastığa baş koymuş evli çiftlere özel birbirinden farklı hediye önerileri!<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Evet, yine o malum tarih yaklaştı. Belki uzun zamandır evlisiniz, “Artık Sevgililer Günü mü kaldı bize?” diyorsunuz. Eşinizle ilk günkü heyecanınızı yeniden yaşatacak birbirinden farklı<strong><a href="https://www.hepsiburada.com/sevgililer-gunu-hediyeleri-c-20003?sayfa=1?utm_source=display&utm_medium=blog&utm_campaign=sevgililer-gunu-native-blog&utm_content=hurriyet&utm_term=kategori-genel&wt_display=native.blog.kategori-genel.sevgililer-gunu-native-blog" target="_blank"> hediye önerilerimle</a> </strong>sizlerleyim! </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/parfum-20181002065228113.jpg" style="height: 403px; width: 555px;" /><br />
<br />
- İlişkiyi heyecanlandırmak için baştan çıkarıcı bir koku alın. Kokular hafızada yer bırakır ve her yeni koku bambaşka hatıralar yaratır. Hazır kış ayındayken baskın ve egzotik kokuları tercih edebilirsiniz.<br />
<br />
<strong>Kadın Parfüm öneri için</strong> <a href="https://www.hepsiburada.com/versace-bright-crystal-edt-90-ml-kadin-parfum-p-SGTAVRC05510032?utm_source=display&utm_medium=blog&utm_campaign=sevgililer-gunu-native-blog&utm_content=hurriyet&utm_term=kategori-genel&wt_display=native.blog.kategori-genel.sevgililer-gunu-native-blog" target="_blank"><strong>tıklayın!</strong></a><br />
<strong>Erkek Parfüm önerileri için <a href="https://www.hepsiburada.com/versace-eros-edt-200-ml-erkek-parfum-p-SGVRC0515174001100?utm_source=display&utm_medium=blog&utm_campaign=sevgililer-gunu-native-blog&utm_content=hurriyet&utm_term=kategori-genel&wt_display=native.blog.kategori-genel.sevgililer-gunu-native-blog" target="_blank">tıklayın!</a></strong></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<strong><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/aksiyon-kameral-20181002065245008.jpg" style="height: 403px; width: 555px;" /></span></strong><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">- İlişkinizin monotonlaşmaya başladığınızı düşünüyorsanız biraz aksiyon katmaya ne dersiniz? Tek yapmanız gereken şey, bir aksiyon kamerası alıp çeşitli çılgınlıklara atılmak. Ee, ne demişler? Heyecan, ilişkiyi diri tutar :) Aksiyon kamerası seçenekleri için <strong><a href="https://www.hepsiburada.com/aksiyon-kameralari-c-22018092?utm_source=display&utm_medium=blog&utm_campaign=sevgililer-gunu-native-blog&utm_content=hurriyet&utm_term=kategori-genel&wt_display=native.blog.kategori-genel.sevgililer-gunu-native-blog" target="_blank">tıklayın!</a></strong></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<strong><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/oyun-konsolu-he-20181002065334774.jpg" style="height: 403px; width: 555px;" /></span></strong><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">- Eşinizle bu özel gecede romantik bir filmi loş ışıklar altında izlemek zorunda değilsiniz. Bugün en sevdiği oyunu birlikte oynayıp farklı bir deneyim yaşayabilirsiniz. Bunlar hep geleceğe yatırım. Oyun konsolu çeşitleri için <strong><a href="https://www.hepsiburada.com/oyunlar-oyun-konsollari-c-2147483602?utm_source=display&utm_medium=blog&utm_campaign=sevgililer-gunu-native-blog&utm_content=hurriyet&utm_term=kategori-genel&wt_display=native.blog.kategori-genel.sevgililer-gunu-native-blog" target="_blank">tıklayın!</a></strong></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<strong><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/tereryum-20181002065303651.jpg" style="height: 403px; width: 555px;" /></span></strong><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">- Konu romantiklikten açılmışken, Bir buket çiçek klişe olabilir ama bir terraryum asla! Fanus içinde minyatür bir dünya yaratın ve sevdiğinize uzun zaman saklayabileceği bir anı bırakın. Teraryumlar için <a href="https://www.hepsiburada.com/greenmall-sakli-gol-teraryum-p-HBV00000A3LBQ?utm_source=display&utm_medium=blog&utm_campaign=sevgililer-gunu-native-blog&utm_content=hurriyet&utm_term=kategori-genel&wt_display=native.blog.kategori-genel.sevgililer-gunu-native-blog" target="_blank"><strong>tıklayın! </strong></a></span><br />
<strong><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/pikap-20181002065320001.jpg" style="height: 403px; width: 555px;" /></span></strong><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Romantiklik önemli. Karşınızdakine ince bir ruhu ve ince zevklere sahip biri olduğunuzu göstermek için en iyi gün, bugün! Hediye edeceğiniz retro bir plakçalarla eski plakları dinleyip, romantik bir akşam geçirebilirsiniz. Pikaplar için <a href="https://www.hepsiburada.com/pikaplar-c-406932?utm_source=display&utm_medium=blog&utm_campaign=sevgililer-gunu-native-blog&utm_content=hurriyet&utm_term=kategori-genel&wt_display=native.blog.kategori-genel.sevgililer-gunu-native-blog" target="_blank"><strong>tıklayın!</strong></a></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Ben hala kararsızım daha fazla seçeneğe bakmalıyım diyorsanız zaman kaybetmeden <strong><a href="https://www.hepsiburada.com/sevgililer-gunu-hediyeleri-c-20003?utm_source=display&utm_medium=blog&utm_campaign=sevgililer-gunu-native-blog&utm_content=hurriyet&utm_term=kategori-genel&wt_display=native.blog.kategori-genel.sevgililer-gunu-native-blog" target="_blank">buraya tıklayabilirsiniz</a></strong></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif; font-size: 80%;">Bir <a href="http://www.boomads.com/?client=2c86a92ff48946ec8d7206c434b1260c&offerid=1882" rel="nofollow" target="_blank" title="boomads">boomads</a> advertorial içeriğidir.</span><script type="text/javascript">
boomads_offer_client = "2c86a92ff48946ec8d7206c434b1260c";
boomads_offer_id ="1882";
</script>
<script src="http://counter.boomads.com/scripts/offer.js" type="text/javascript"></script>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-55855282453946249052018-01-17T16:22:00.001+03:002018-01-17T16:26:01.036+03:00Adaleti Belirleyen Nedir?<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Instagram hesabımda, blogdaki yazılarımda kullanılmak üzere anketler düzenliyorum bazen. Aşağıdaki anketi de bu amaçla düzenlemiştim ancak sınavlardı, çocukların okuluydu derken bir türlü yazısını yazamadım. Dün akşam son zamanların popüler dizisini izler, bir yandan da sosyal medyada dizi hakkında yazılanları okurken aklıma düştü anket sonuçları...</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEioNf8r6tbGWSojCRZ1XIuQ9AP96qFz7RPoCjaduS7V0GJ4RRSQhYexUafmi04a33UG6ezxZZz9d3DsxL3kPPXqcdZ2MzY4Dg7cCLK0Zw-pyCNOGaXWmBiDGCy-PhOcJxDB6UByLbhwLxI/s1600/fsfs.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="605" data-original-width="610" height="396" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEioNf8r6tbGWSojCRZ1XIuQ9AP96qFz7RPoCjaduS7V0GJ4RRSQhYexUafmi04a33UG6ezxZZz9d3DsxL3kPPXqcdZ2MzY4Dg7cCLK0Zw-pyCNOGaXWmBiDGCy-PhOcJxDB6UByLbhwLxI/s400/fsfs.jpg" width="400" /></a></div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Bahsettiğim dizinin ismi "Ufak Tefek Cinayetler" Adalet, vicdan, arkadaşlık, sevgi kavramları hakkında epeyce düşünmenizi sağlayacak enteresan bir dizi. Anketle ilgisine gelecek olursak; adalet duygumuzun ne kadar taraflı, vicdanımızın ne kadar iki yüzlü olduğunu güzel ortaya seriyor oluşu ikisinin ortak noktası. Yüzde on bire bakmayın. Bu anketi dolduran kitle için yüksek bile o rakam. Ben toplumun genelinden bahsediyorum.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Ufak Tefek Cinayetler dizisinin konuları arasında iki farklı evlilikte gelişen iki farklı ihanet durumu var. İlk ihanet bildiğimiz Türk dizisi ihaneti: Fedakar bir kadın, zengin bir koca, zengin koca avcısı(!) olan başka bir kadın. Dolayısıyla ikinci kadının "zengin koca avcısı" oluşu bu evlilikteki kocayı aklıyor ve herkes kocanın karısına dönmesini istemekle birlikte ikinci kadından nefret ediyor (Oysa ki dizide evli üç arkadaş, dolayısıyla üç koca var, bu "koca avcısı" kadın sadece bir tanesini seçip üzerine oynuyor. Çünkü amacına yalnızca onunla ulaşabileceğini biliyor. Yani iş adamda bitiyor. Neyse, konumuz bu değil.)</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Diğer ihanette ise kocasını kendince seven bir kadın, yalnız büyüdüğü için bağ kurmayı beceremeyen bir adam, bu adama aşık olup kendisiyle bu konuda savaşan -aşşırı- dürüst bir kadın var. İlk örnekteki "yasak" aşka ve "ikinci kadın"a nefretle saldıran kitle, bu evlilikte enteresan bir biçimde ikinci kadının "kazanmasını" istiyor. </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgh6FKj9HjjwMBWKaVwgxQMFjMI5gcirKdxdz7G00ABX5IUTPj38gwMaDZLEjtlRPzFI75GmD4cHcNQybOCbGcrJnGz3a55CAcTmpvtQbt5Kh3XvGpya5jQwssRZoRYsBoMS5AFTMoCMag/s1600/DP-bsNPX0AA6Yjt.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="737" data-original-width="1200" height="392" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgh6FKj9HjjwMBWKaVwgxQMFjMI5gcirKdxdz7G00ABX5IUTPj38gwMaDZLEjtlRPzFI75GmD4cHcNQybOCbGcrJnGz3a55CAcTmpvtQbt5Kh3XvGpya5jQwssRZoRYsBoMS5AFTMoCMag/s640/DP-bsNPX0AA6Yjt.jpg" width="640" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Oysa ihanet ikisinde de ihanet. Evlilik ikisinde de evlilik. Evlilik kutsallığı ise iki evlilik de kutsal, ihanetin kötülüğü ise ihanet ikisinde de kötü. Ama tepkileri izlerseniz böyle olmadığını görüyorsunuz. İnsanlar birini taşlarken diğerine acıyor. </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Tepkileri izlerken aradaki farkın ne olabileceği üzerine epeyce kafa yordum sonra şuna karar verdim: İkinci evlilikteki kadın güçlü bir kadın olduğu için terk edilmesi sorun teşkil etmiyor. Hatta kadının kötü(!) bir karakteri olması aldatılmasını meşru kılabiliyor. Diğer evlilikte kendi halinde, saf bir profil çizen (öyle olmadığını giderek görüyoruz) bir zavallıcık var, üstelik bir de kocası "elinden alınıyor." Bu durumda ikinci örnekteki kadın "hak ediyor." ilk örnekteki kadına "yazık oluyor." </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Bu durumda ikinciye yapılanlar adil, ilkine yapılanlar değil (mi?) oluyor?</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">İnsanın kim olduğu yaşadığı durumun adaletini belirleyebilir mi? Bence belirlememesi gerek... </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Sizce?</span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-18990322766935131432018-01-16T16:55:00.000+03:002018-01-16T17:00:02.298+03:00Medeia Sendromu: Kendin İçin Sevmek<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Gazetelerin üçüncü sayfalarında sevmenin en hastalıklı hallerini görüyoruz çoğu zaman. "Seviyordum hakim bey!" savunması bir cinayet için nasıl bir savunmadır, insan sevdiğini neden öldürür sağlıklı zihinlerin anlayabileceği şeyler değil. Sevmek ne zaman hırsa dönüşür, insan ne zaman gözünden sakındığının canını yakmaya yeltenecek kadar çıldırır, normal bir ruh haliyle anlayabilmenin imkanı yok. Hele ki çocuğunun canını yakmayı nasıl göze alabilir?</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipVSUepErGebvGs7DUwShw_9aNJHgbVWY8K_eDuDGoaO1Trfk38bpT1H0gxdv-NLzxOIF9guYeMuQ6ACf5MNRtb8otHAdfWAVaDGqjOqP4zXUxtUNP4Hnf7MKrLchzqnxEO-230xynlnU/s1600/%25C3%25A7%25C3%25A7.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="603" data-original-width="616" height="391" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipVSUepErGebvGs7DUwShw_9aNJHgbVWY8K_eDuDGoaO1Trfk38bpT1H0gxdv-NLzxOIF9guYeMuQ6ACf5MNRtb8otHAdfWAVaDGqjOqP4zXUxtUNP4Hnf7MKrLchzqnxEO-230xynlnU/s400/%25C3%25A7%25C3%25A7.jpg" width="400" /></a></div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Son zamanlarda çok fazla okuyoruz ciğerimizi söken bu haberleri. Ve z</span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">annediyoruz ki insanlar sonradan çıldırdı. Sonradan sevgi böyle hastalıklı, bencil, narsist bir şeye dönüştü. Zannediyoruz ki yalnızca günümüz kadın ve erkekleri iş ayrılmaya gelince çamurlaşıyor, iğrenç birer yaratığa dönüşüyor. Ellerindeki kozları (ki bu maalesef çoğu zaman çocukları oluyor) acımasızca kullanıyor.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Oysa, insanlar hep böyleydi. Çünkü insanlık var olduğundan beri kibir var. İnsanlık var olduğundan beri mülkiyet duygusu var. O yüzden zaten bu kadar ilerlemiş insanlık. Yoksa bir hayvan budu, bir mağara neyimize yetmiyormuş! İnsanın doğa ile olan mülkiyet savaşı bitince de birbiriyle olan savaşı başlamış demek... </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Ta Antik Yunan'dan beri süregeliyor bu mülkiyetçi sevgi hikayesi aslında. Beni çok etkileyen bir efsaneden bahsedeceğim sizlere: </span><i><span style="font-family: "georgia" , "times new roman" , serif;">Medeia</span></i><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Medeia, uğruna ailesine ihanet ettiği aşkı ve çocuklarının babası İason'un başka biriyle evlenmek istemesi üzerine </span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">geline </span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">zehirli bir şalı hediye göndererek gelini öldürür. İason'dan alacağı intikam ise daha ağırdır: İason'dan olan çocuklarını öldürmek. Sonrasında kendisine "</span><span style="font-family: "georgia" , "times new roman" , serif;"><i>Sen de en az benim kadar ızdırap çekiyorsun</i></span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">" diyen İason'a "</span><span style="font-family: "georgia" , "times new roman" , serif;"><i>Fakat madem ki sen bu kadar acı çekiyorsun, benim acım boşa gitmemiş
demektir.</i></span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">" diyecek kadar gözü kararmıştır Medeia'nın. </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Efsanelerin ne kadarı kurgu, ne kadarı gerçek kimse bilmiyor. Medeia'nın hikayesinin de öyle. Ancak mülkiyetçi sevginin varlığının ispatı gibi duruyor Medeia tarihin anlatıları arasında. </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Medeia defalarca yeniden yazılmış, kitapları, oyunları defalarca farklı kalemlerden çıkmış, yeniden kurgulanmış. Tarihin en çok ilgi gösterilen efsanelerden biri. Bunun sebebi de sanırım konusunun güncelliğini asla yitirmemesi, mülkiyetçi, bencil sevgilerin, kendisi için sevmenin her devrin hastalığı olması... </span><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Günümüzde de Medeia'lar kendi hastalıklı hikayelerini yazmaya devam ediyor ve biz yüreğimiz yana yana okuyoruz. Sadece okuyoruz.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNyR1A3fwR23dxwSwXKEACkZGi-KSpLJB02ECdHaLtkyKIfZcCAQgl7B8Qgaf_QApAZQkLMZdVZW6wxT78GpfwV57PnedEGzxzN0hEwjKM3beXBkyiZ-fjokvXLhrT70JwUU1cALCRIFs/s1600/433px-Mottez_m%25C3%25A9d%25C3%25A9e.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="599" data-original-width="433" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNyR1A3fwR23dxwSwXKEACkZGi-KSpLJB02ECdHaLtkyKIfZcCAQgl7B8Qgaf_QApAZQkLMZdVZW6wxT78GpfwV57PnedEGzxzN0hEwjKM3beXBkyiZ-fjokvXLhrT70JwUU1cALCRIFs/s400/433px-Mottez_m%25C3%25A9d%25C3%25A9e.JPG" width="288" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<span style="font-family: "georgia" , "times new roman" , serif; font-size: x-small;"><i>Victor Mottez- Medeia</i></span></div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif; font-size: x-small;">Not: Medeia efsanesinin de diğer efsaneler gibi farklı versiyonları bulunmaktadır. Eurupidies'in yazdığı versiyonunda Medeia çocuklarını İason'dan intikam almak amacıyla, Seneca'nın yazdığı versiyonunda ise sürgüne giderken yanında götürmelerine izin verilmediği için öldürmüştür. Bu sonda da çocuklarına karşı duyduğu sevginin kendisi için oluşunun değişmediğini görüyoruz...</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif; font-size: x-small;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif; font-size: x-small;">Not: Psikolojide böyle bir sendrom yok. Ben uydurdum.</span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-75729613166872802862018-01-15T15:13:00.002+03:002018-01-15T15:13:56.560+03:00Acıların en kuvvetlisi: Bir Sonu Beklemek<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Kadın cinayetleriyle ilgili haberlerin katil hakkındaki bölümlerinde başlıklar hep aynı: ""Uzun zamandır tehdit ediyordu." "Uzaklaştırma kararı vardı." "Daha önce de denemişti." Belli ki bu kadınlar, haklarında ölüm kararının verildiğinden haberdar şekilde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar bir süre boyunca. Kalemin kırıldığını, hükmün verildiğini biliyorlar.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgM12wr9g6EwudEAxAGhb9Pfgf7RgBttTubaF0vEvb6JQ2unFru5MJEYGLKj8zrki-CNFDvt3ILFuzMKWfOhWy5S7k5zCCY1xN8Kvq035UIGtrj3f8LaKA1EMlw2g2Na-NUA1iy1hp6ig4/s1600/6767290-3x2-940x627.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="627" data-original-width="940" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgM12wr9g6EwudEAxAGhb9Pfgf7RgBttTubaF0vEvb6JQ2unFru5MJEYGLKj8zrki-CNFDvt3ILFuzMKWfOhWy5S7k5zCCY1xN8Kvq035UIGtrj3f8LaKA1EMlw2g2Na-NUA1iy1hp6ig4/s320/6767290-3x2-940x627.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Dostoyevski'nin en ünlü romanlarından biri olan "Budala"da "ölüm kararından haberdar olmuş bir şekilde yaşamaya çalışma" hakkında; "</span><i><span style="font-family: "georgia" , "times new roman" , serif;">Ruhun bedeninden ayrılacağını ve artık bir daha insan olarak yaşayamayacağını ve bundan artık mutlak emin olduğunu bilmek bir insan için acıların en kuvvetlisidir</span></i><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">." diyor; "</span><i><span style="font-family: "georgia" , "times new roman" , serif;">Bir eri savaş yerinde topun karşısında dikin ve onun üzerine ateş edin o hala ümidini kaybetmez ama o ere ölüm kararını okursanız herhalde ya aklını oynatır, ya da ağlar. Böyle bir şeye insan tabiatının aklını oynatmadan katlanabileceğini kim söylemiş</span></i><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">?"</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Bu halde o haberleri okurken kendi bilinç durumumuzla yaptığımız tüm yorumlar anlamsızlaşıyor. Çoğu zaman bu tür haberlerin altında "şöyle yapsaymış" "buraya başvursaymış" gibi öleni suçlayıp öldüreni kayıran yorumlara rastlıyoruz. Zannediyoruz ki ölüm kapısını çalana kadar normal bir yaşam sürdü, normal bir zihinle yaşadı...</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHGSpxP6XhntdShcXu-YAsz669PiFklAqYHjpU_pr8AX99EGlo0KOe-rGfuwW9FH18Q9z1TNyqUjzgDYIloY1YpCJUC4O8jwpJZ2MPIMXdyF28OBUH6yjkLh-ap6KC9Bfs4jfXjsg9eCc/s1600/women-killed-domestic-violence-1920x1000-c-top.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="834" data-original-width="1600" height="166" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHGSpxP6XhntdShcXu-YAsz669PiFklAqYHjpU_pr8AX99EGlo0KOe-rGfuwW9FH18Q9z1TNyqUjzgDYIloY1YpCJUC4O8jwpJZ2MPIMXdyF28OBUH6yjkLh-ap6KC9Bfs4jfXjsg9eCc/s320/women-killed-domestic-violence-1920x1000-c-top.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Hatta "<b>yeni bir haber</b>" olmamak için yardım isteyen bir kadına kendi aklı selim halimizle yardımcı olmak yerine onu bu ruh haliyle çözmesi çok zor olan bu durumun içinde -<b>üstelik de iyice bir eleştirmiş ya da daha da korkutmuş olarak</b>- bırakıyoruz. </span><span style="font-family: trebuchet ms, sans-serif;">Oysa "Havlayan köpek ısırmaz." diyerek sakinleştirebileceğimiz bir insandan bahsetmiyoruz, öncelikli olarak anlamamız gereken bu. "</span><i><span style="font-family: Georgia, Times New Roman, serif;">Acıların en kuvvetlisi</span></i><span style="font-family: trebuchet ms, sans-serif;">"ni yaşayan bir insandan bahsediyoruz. Dolayısıyla belki bir zamanlar böylesi bir insanı sevmiş olduğu, ona güvenmiş olduğu için kendini zaten suçlamakta olan birine sorular sormanın, belki de yaşamının en büyük hayal kırıklığını yaşamakta olan birine acı hikayeler anlatmanın, en gizli yanlarını bilecek kadar iyi tanıdığı insanın -ne yazık ki- daha da gizli bir yüzü ile karşılaşmış birini avutmaya, karşısındaki aklamaya çalışmanın anlamsızlığını anlayabilir, kalıplaşmış düşüncelerimizden kurtulabilirsek belki birbirimize daha iyi yardım edebiliriz.</span><br />
<span style="font-family: trebuchet ms, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: trebuchet ms, sans-serif;">Çıkış yolunu kendisi bulamadığından yardım isteyen bir insana sorular sormak yerine onun aklındaki sorulara cevap olmaya çalışmak belki de hepimizin çıkış yolunu bulmamızın tek yoludur.</span><br />
<span style="font-family: trebuchet ms, sans-serif;"><br /></span>
<br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-46273457563011000462017-12-29T16:20:00.003+03:002017-12-29T16:20:57.650+03:00Ebeveynlerin Mutlaka Okuması Gereken 10 Kitap<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Sanırım sosyal medya üzerinden en fazla aldığım soru "Hangi kitap?" sorusu. Ebeveynler / ebeveyn olmayı planlayanlar hangi kitapları okumalı? </span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>1- Naomi Aldort - Çocuğunuzla Birlikte Büyümek</b></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilTLBdaKTZhUXCmWUkyKIvYgxZnj4uM_4F5vT4zRtriKwOCTDvVRjI0VERh2vY3jg-ZexJ7QVqBhdyEMrkHWzHXNne6K7bcemItNbpUi5aWUo8pbyy1lKcE8DloyMf8v0clwkurGH7jyM/s1600/Ads%25C4%25B1z.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><img border="0" data-original-height="596" data-original-width="529" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilTLBdaKTZhUXCmWUkyKIvYgxZnj4uM_4F5vT4zRtriKwOCTDvVRjI0VERh2vY3jg-ZexJ7QVqBhdyEMrkHWzHXNne6K7bcemItNbpUi5aWUo8pbyy1lKcE8DloyMf8v0clwkurGH7jyM/s320/Ads%25C4%25B1z.jpg" width="284" /></span></a></div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Bu blogda, bu kitap hakkında onlarca post bulabilirsiniz (hatta bir yazı dizisi bile var). Birannedogdu blog ya da sosyal medya hesaplarını biraz bile takip etmiş olsanız bu kitapla ilgili mutlaka bir söz, bir paylaşıma denk gelmişsinizdir. Bu nedenle listenin ilk sırasına yazılmış olması sanırım şaşırtıcı olmayacak. Bence ebeveyn olsun olmasın herkesin okuması gereken kitaplardan biri bu. İçinizdeki çocuğu anlamanızı, onunla ve ebeveynlerinizle barışmanızı sağlayacak harika bir başyapıt bence.</span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>2- Leyla Navaro - Gerçekten Beni Duyuyor Musun?</b></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiLcSwQP1vC9-DpeVJc-NjdyYJIGgsYFJrcyc34DDuZkC5A8Y_Z9tOdL4DlaoyvQYEhKS8kyVnrDnMdpI6_IeBJ7ZVjnqrYFknI0AzWw6z-58UTASWSyDpjRGi6glRwG6octUvyImzG01U/s1600/Ads%25C4%25B1z2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><img border="0" data-original-height="547" data-original-width="573" height="305" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiLcSwQP1vC9-DpeVJc-NjdyYJIGgsYFJrcyc34DDuZkC5A8Y_Z9tOdL4DlaoyvQYEhKS8kyVnrDnMdpI6_IeBJ7ZVjnqrYFknI0AzWw6z-58UTASWSyDpjRGi6glRwG6octUvyImzG01U/s320/Ads%25C4%25B1z2.jpg" width="320" /></span></a></div>
<span style="background-color: white; font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="background-color: white; font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">" </span><span style="background-color: white;"><i><span style="font-family: Georgia, Times New Roman, serif;">Evet, anneler ve anne simgesi üzerinde ne çok beklenti var, değil mi? Bütün bu beklentilerin bırakın tamamını, birazını bile yapamayan anne, kendini başarısız, suçlu, huzursuz hissedebilir</span></i></span><span style="background-color: white;"><span style="font-family: Georgia, Times New Roman, serif;">.</span><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">" Ebeveynler mükemmel değildir. Olmak zorunda da değildir. En sevdiğim kitaplardan biri.</span></span><br />
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>3-4- Harvey Karp - Mahallenin En Mutlu Bebeği / Yumurcağı</b></span></span><br />
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjo3GfjafBn4ycpdDaZefkD25ezs3K-JfKq1EGVKMBpiY2ig0MEIRcSMODpM7e7rACcqJ-6heiSw-3d2FyCEBFw_vC2t6vm2-Opy7lhmG9umM-xljHO8ZX9ol8IqAFTo71WixgGjtun4D8/s1600/Ads%25C4%25B1z3.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="381" data-original-width="597" height="204" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjo3GfjafBn4ycpdDaZefkD25ezs3K-JfKq1EGVKMBpiY2ig0MEIRcSMODpM7e7rACcqJ-6heiSw-3d2FyCEBFw_vC2t6vm2-Opy7lhmG9umM-xljHO8ZX9ol8IqAFTo71WixgGjtun4D8/s320/Ads%25C4%25B1z3.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Harvey Karp yani nam-ı diğer "bebeklere fısıldayan adam" 5S Kuralı bebeklik döneminde, Fast Food Kuralı Terrible Two döneminde ve Islak Cips kuralı her döneminde işe yarayacak. Henüz görmediyseniz Harvey Karp'ın ağlayan bebeği bir kaç saniye içinde susturduğu videoları izleyin sonra koşarak bu kitapları almaya gideceksiniz. Okuyalı dokuz yıla yaklaşıyor. Henüz listedeki yerini aşağılara çekebilecek alternatifine rastlamadım.</span></span><br />
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>5- Catherine Mathelin - Freud'a Ne Yaptık da Çocuklarımız Böyle Oldu?</b></span></span><br />
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg2QWrU5zoNlXxAc7kX69IkvJft7y3vfYv3wTJkoafERg64nNOQfzhyoiHJfkcRCMLKZNfgqk5eIaca4jF9e9d6MwNQgx72J5pIsTY_vHR887Y8os9EIhU8-9qG_bCE1mUzu5uQXVotZOk/s1600/Ads%25C4%25B1z4.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="570" data-original-width="587" height="310" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg2QWrU5zoNlXxAc7kX69IkvJft7y3vfYv3wTJkoafERg64nNOQfzhyoiHJfkcRCMLKZNfgqk5eIaca4jF9e9d6MwNQgx72J5pIsTY_vHR887Y8os9EIhU8-9qG_bCE1mUzu5uQXVotZOk/s320/Ads%25C4%25B1z4.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Çocuk büyütmekle ilgili "Ne yaparsan yap nasıl olsa yanlış olacak." kuralını ne kadar erken kavrarsanız o kadar mutlu ebeveynler olursunuz. Bu kitap ebeveynlerin kendini iyi hissetmesi için ne gerekiyorsa onu yazmış. Rahatlayın. Kendiniz olun. Başka yapmanız gereken şeyler tabii ki var ancak öncelikle hiçbir şeyin sizi çocuğunuza vereceğiniz tepki için "şu anda doğru davranış ne?" diye düşünecek kıvama getirmesine de müsaade etmeyin. Ebeveynlik ile ilgili okuduğum en güzel kitaplardan biri. Unutmayın "Ne yaparsanız yapın yanlış olacak."</span></span><br />
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>6- Alfie Kohn - Koşulsuz Ebeveynlik</b></span></span><br />
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5Cc0cVFzpWh719hL2wpEOJICJ2qYNXEJlJKEJJDCWIidDzW3VDbo990h771CGDV6uH4nZLEtkTRO6AVqqZfeGnvmibecC7FraBOTzgSEpD4hnR_LjPMLRlGVWlU5cGs_VlnSYWaDpnbU/s1600/Ads%25C4%25B1z5.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="601" data-original-width="595" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5Cc0cVFzpWh719hL2wpEOJICJ2qYNXEJlJKEJJDCWIidDzW3VDbo990h771CGDV6uH4nZLEtkTRO6AVqqZfeGnvmibecC7FraBOTzgSEpD4hnR_LjPMLRlGVWlU5cGs_VlnSYWaDpnbU/s320/Ads%25C4%25B1z5.jpg" width="316" /></a></div>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Bu kitabın kapağını açmadan evvel çocuklar hakkında öğrendiğiniz her şeyi unutun. Sizi manipüle etmek için doğduklarını, her an şımarmak için fırsat kolladıklarını, sevdiğinizi söylediğiniz anda bu fırsatı bulup tepenize çıkacağını, tüm o sinir krizi ve yaramazlıkları sizi çıldırtmak için yaptıklarını..... Siz büyürken çevrenizdekilerin söylediği ne varsa tamamını unutun çünkü gerçek sevgi ve şefkatin ne olduğunu öğreneceksiniz. Çocuğunuzu sınırsız sevebilmeye başlamak için önce öğrendiğiniz sınırları kaldırmanız gerek. Bu sıcacık kitapta gerçek sevgi ve koşulsuz ebeveynlik nasıl bir şey okuduğunuzda kendi çocukluğunuz için ince bir sızı duyabilirsiniz. Önemli değil, önce kendi çocukluğunuzu koşulsuz sevin. Önce kendinizi büyütün.</span></span><br />
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><b>7- Alfie Kohn - Ödüllerle Cezalandırılmak</b></span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><br /></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhxNe4BWLtbNQM3cFx19oldjzCCo8oNZpcUJvgIQ8ku95b-exZrrhEM5jVfXbdwT6y7uMmMc1ySQeiOuynvb_aEET3iG-_C2dXBddFpfY_s3QspO9BRzqeY-01l6AMYgT5hQUo-g3Vae_U/s1600/Ads%25C4%25B1z+6.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="590" data-original-width="591" height="319" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhxNe4BWLtbNQM3cFx19oldjzCCo8oNZpcUJvgIQ8ku95b-exZrrhEM5jVfXbdwT6y7uMmMc1ySQeiOuynvb_aEET3iG-_C2dXBddFpfY_s3QspO9BRzqeY-01l6AMYgT5hQUo-g3Vae_U/s320/Ads%25C4%25B1z+6.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><br /></span></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;">Ezber bozmaktan bahsetmişken motivasyon hakkında bildiğiniz her şeyin yanlışlığını yüzünüze çarpacak, ödülün ve rüşvetin çocuk gelişimindeki yerini sorgulatacak ve düşüncelerinizi kökten değiştirecek bir Alfie Kohn kitabından bahsetmemek olmaz. Davranışçılara savaş açan Alfie Kohn insan davranışlarının ödül ve ceza ile yönetilecek mekanik şeyler olmadığını ve bunları kullanmadan da değiştirmenin mümkün olduğunu anlatıyor.</span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><br /></span></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><b>8- Alice Miller - Yetenekli Çocuğun Dramı</b></span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><br /></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh31toS7quBkWxmPrwbWXV0qGKmr1E8veTNI25joT9R7boZUNkz7lEoQufc5ZfkC6_uJnMBXrqF-fUW_emtxEfAEQbMlppTtOodDXtXnz-rkFENgCQbB5HwsC4_EW4AN1LA57rOFyngVIE/s1600/Ads%25C4%25B1z7.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="589" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh31toS7quBkWxmPrwbWXV0qGKmr1E8veTNI25joT9R7boZUNkz7lEoQufc5ZfkC6_uJnMBXrqF-fUW_emtxEfAEQbMlppTtOodDXtXnz-rkFENgCQbB5HwsC4_EW4AN1LA57rOFyngVIE/s320/Ads%25C4%25B1z7.jpg" width="314" /></a></div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><br /></span></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;">Bir çocuk büyütebilmenin tek yolu kendi çocukluğunu yeniden -ve olması gerektiği gibi / hak ettiğini düşündüğün gibi- büyütmek. Yoksa çocuk büyütmek bir burun sızısı haline geliyor. Ebeveyn olmadan önce okusaydım -hatta mümkünse yirmili yaşlarımda- dediğim bir kitap bu. İçindeki çocuğu mutlu bir yetişkin yapmadan mutlu bir ebeveyn olamıyor insan ve bence bu kitabı tek seferde okuyabilen insanlar -benim okumam bir yıldan fazla sürdü- kıskanılacak insanlardır.</span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><br /></span></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><b>9- Bruce D. Perry - Köpek Gibi Büyütülmüş Çocuk</b></span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /><span style="background-color: white;"></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0UjkALKOG97jL5nqaPxZ5HpiRjqhA88FdyriM9Y3c7hP4NngAjmii3zq77FksXzB-CfaJ2bYSHNi-6rdoHXbV1gsGTHzoTdebr828g3oASuqwztTQr6-rqvaahvJuhkA-0hrfmz9vbcU/s1600/Ads%25C4%25B1z7.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="590" data-original-width="497" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0UjkALKOG97jL5nqaPxZ5HpiRjqhA88FdyriM9Y3c7hP4NngAjmii3zq77FksXzB-CfaJ2bYSHNi-6rdoHXbV1gsGTHzoTdebr828g3oASuqwztTQr6-rqvaahvJuhkA-0hrfmz9vbcU/s320/Ads%25C4%25B1z7.jpg" width="269" /></a></span></div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"> </span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;">Efsane kitabımı da önermezsem bu listenin ne anlamı kalırdı... </span></span><span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Dramatize etmeden anlatilmis belki de dunyanin en travmatik cocuk hikayeleri ve beynin etkilenis, cozulus ve tedavi donemleri o kadar guzel anlatilmis ki okumaya doyamadim. İnstagramda günlerce konuştuk, daha da konuşuruz bu kitap hakkında...</span></span><br />
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="background-color: white;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><b>10- Nilüfer Devecigil - Işığın Yolu</b></span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><br /></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3vPi3GO7p4MYG8ELRaJe-qsywODaAE2_JIZtwZNWuPpA9lg8UJmqsdvgd-ksuHi_5TpktDWWchyphenhyphen9dbdcWw9s2NKjlLM71l6gmcvHLsw7gmAIWLUx_NzboZTWcSxOrz7OFAqnJCwUmUR4/s1600/Ads%25C4%25B1z10.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="596" data-original-width="587" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3vPi3GO7p4MYG8ELRaJe-qsywODaAE2_JIZtwZNWuPpA9lg8UJmqsdvgd-ksuHi_5TpktDWWchyphenhyphen9dbdcWw9s2NKjlLM71l6gmcvHLsw7gmAIWLUx_NzboZTWcSxOrz7OFAqnJCwUmUR4/s320/Ads%25C4%25B1z10.jpg" width="315" /></a></div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><br /></span></span>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;">Güvenli bağlanma konusundaki takıntım dolayısıyla yaşamıma girmiş ve doğal ebeveynlik konusunda ufkumu açmış Nilüfer Devecigil bu listede mutlaka olmalıydı. Genel olarak okunması, bilinmesi gereken biri o, yalnızca bu kitapla değil ancak kendini iyileştiren bağlanma hikayesi de gebelik öncesi okunması gereken kitaplardan biri.</span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="background-color: white;"><br /></span></span>
<br />
İyi okumalar.<br />
<a href="https://www.instagram.com/explore/tags/birannedogdukitap/?hl=tr">#birlikteokuyalım </a>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-73678652417185641502017-12-29T14:03:00.002+03:002017-12-29T14:03:41.903+03:00Kendinize sormanız gereken iki soru<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Dün <a href="https://www.instagram.com/birannedogdu/?hl=tr">instagram hesabım</a>da bir yeni yıl gönderisi paylaştım: </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWUrYL-MjhdKdFZfuf65Tduzz8gy4mFL6JX9MNY5ujo9npbr2vXdtYOkX_f3xJoIid3CshhoYXa3jGJuI5NBGFAkj8H1lWrGPBIvv4_BTVae9lS9TtZZs7Q6VaZWfuDmznFLyfWTDLsQI/s1600/if.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="590" data-original-width="917" height="409" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWUrYL-MjhdKdFZfuf65Tduzz8gy4mFL6JX9MNY5ujo9npbr2vXdtYOkX_f3xJoIid3CshhoYXa3jGJuI5NBGFAkj8H1lWrGPBIvv4_BTVae9lS9TtZZs7Q6VaZWfuDmznFLyfWTDLsQI/s640/if.jpg" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Hiç tahmin etmediğim kadar merak konusu oldu bu iki soru. </span><span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Meğer ne kadar çok hayatını değiştirmek isteyen insan varmış. Sosyal medyadaki mutluluk oranına bakınca bunu hiç tahmin etmiyorsunuz oysa ki. Herkes hayatından memnun gibi görünüyor. Neyse, konumuz sosyal medyanın perde arkası değil. </span><b style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Bu sorular nedir ve nasıl kullanılır, konumuz bu.</b><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">"Neden yapmıyorum?" sorusu bir kaç yıldır içine dalmış olduğum "kişisel gelişim" müessesesinden edinmiş olduğum bir özet. Kendimce yıllardır öğrendiklerimi uyarladım ve bu soruya ulaştım. "Beni gerçekten engelleyen ne?" diye düşünmemi sağlıyor. Böylece bir şeyi gerçekten kendim istemediğim için mi yapmıyorum yoksa "toplum baskısı" mı istememi engelliyor anlıyorum. Eğer gerçekten istemeyen bensem sorun yok ama istememem gerektiğini düşündüğüm için istemiyormuş gibi yapıyorsam mutluluğumu erteliyorum demektir. Bu durumda bahaneleri bir kenara bırakıyor ve sadece kendimi dinliyorum. Gerçekten ben ne istiyorum? </span><span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Bu yıl bu soruyu kendime sorarak pek çok şey yaptım. Yapmamak için bir sebebim olmayan ama bir şekilde şimdiye kadar kendimi engellemiş olduğum bir sürü şey. Bu nedenle de bu yılı çok güzel anlarla hatırlıyorum. "Yapabilir(d)im ama işte..." dediğiniz şeyler var mı? Varsa o "işte" nedir bir bakın, onu ortadan kaldırdığınızda hayatınızda bir sürü şey değişecek.</span><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Bir de diğer kardeşi var "Neden yapmıyorum?" un. "Neden yapıyorum?" Bu soru bana bir kitaptan çıktı! <a href="https://birannedogdu.blogspot.com.tr/2017/03/bir-yasam-tarz-manifestosu-sade.html">Sade</a>. Okumadıysanız mutlaka okuyun. Belki ihtiyacım vardı ve o yüzden bu kadar etkiledi beni bilmiyorum ama bu kitap hayatıma katkısı olan kitaplardan biri oldu, orası kesin. Sade'de beni en çok etkileyen şey "Neden yapıyorum" sorusuydu. Bu soru sayesinde 2017 yılında hayatımdaki bütün gereksizliklerden kurtuldum. "Neden alıyorum?", "Neden gidiyorum?", "Neden yapıyorum?" hatta "Neden söylüyorum?" İnsan o kadar hafifliyor ki bu soruları kendine sorduğunda. Bütün mecburiyetleri görüyor. Değerlendiriyor. Vazgeçiyor. Bu o kadar büyük bir özgürlük ki: Vazgeçebilme özgürlüğü. Mecbur olmadığını gördüğün her an daha mutlusun. Bundan güzeli de yok. </span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Farkında değiliz ama bizi bazen başkaları seslendiriyor / yönlendiriyor. Bunu çevremizde dolanarak yapıyor olmaları gerekmiyor. Yıllardır çevremizde konuşulanları o kadar dinlemişiz ve kaydetmişiz ki otomatik olarak söylüyor / yapıyoruz. İşte bu iki soru bunu engelliyor. Gerçek "kendin" olmanı sağlıyor. </span><span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">İnstagram paylaşımımda da söylediğim gibi: Başkaları için yapmaya, yapabilecekken durmaya "hayır." demeni sağlıyor. Hem de kendini kötü hissettirmeden.</span><br />
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Tek önemli nokta: Bu soruları yanıtlarken kendine dürüst olabilmek. Kendini kandırmaya devam edersen bu sorular işe yaramıyor.</span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-20534313091697584502017-12-16T14:14:00.000+03:002017-12-16T14:17:40.003+03:00Her Ebeveynin Takip Etmesi Gereken 10 Sosyal Medya Hesabı<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">İnternet alemi giderek kalabalıklaşan, bilgi kirliliğine, uzman bolluğuna doymaya başlayan bir mecra. Ben bu alemdeki çoğu sosyal mecranın oluşumuna tanıklık etmiş, (o bayıldığım espriyi şu araya sıkıştırayım: bizim zamanımızda buralar dutluktu) bu alandaki en eskileri -ve bence en iyileri- yakından tanıyan ve -sağ olsunlar- yeni ebeveynlerin referansına güvendiği biri olarak bir liste hazırladım. Hemen hepsi işlerine olan saygılarını yakinen bildiğim ve bilgilerini özen ve cömertlikle paylaşmalarını takdir ettiğim insanlar. Bu yüzden "kimi takip etmeliyim?" sorusunun konularındaki tek cevabı olan bu isimler eminim yeni ebeveynlerin işini çok kolaylaştıracak.</span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgiCsKdsKKOs2jjJLgXTb0wpWpgMj-hWSM6_cxJEUVxaTSTyyvsm48mRfqhixhgjCOjB418aqR6d7UFVmf7-JoRt-IKsjrBsPcyRLQWVpHHWsTgubXyKjl_waMBLN28kI7FXfbiW2IRgvg/s1600/p%25C4%25B1nar.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; display: inline !important; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em; text-align: center;"><img border="0" data-original-height="581" data-original-width="510" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgiCsKdsKKOs2jjJLgXTb0wpWpgMj-hWSM6_cxJEUVxaTSTyyvsm48mRfqhixhgjCOjB418aqR6d7UFVmf7-JoRt-IKsjrBsPcyRLQWVpHHWsTgubXyKjl_waMBLN28kI7FXfbiW2IRgvg/s200/p%25C4%25B1nar.jpg" width="175" /></a><b><a href="https://www.instagram.com/gebbepinar/"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">1- Gebbepınar</span></a></b><br />
<div>
<div>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Güzel haber hanenize bomba gibi düştüğünde, o ilk sevinç şokunun ardından gelen "şimdi başımıza neler gelecek?" sorusunun yanıtını alabileceğiniz en güvenilir isim: Pınar Mallı. Yedi yıldır tanıyorum Pınar'ı. Yedi yıldır kendini geliştirmek için nasıl çırpındığını ve işine olan aşkını yakından görüyorum. Hamileliğin ilk günlerinden itibaren, bebeğinizi beklerken, kucağınıza alırken ve emzirirken güvenebileceğiniz, sizi rahatlatacak ve -doğru- bilgi verebilecek, güvenli bağlanma odaklı bir ebeveyn danışmanı arıyorsanız Pınar'ın sosyal medya hesaplarını takip edebilirsiniz. </span></div>
<div>
<div>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span></div>
<span style="color: purple; font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><u><a href="https://www.instagram.com/uykusuzanneler/?hl=tr"><b>2- Uykusuz Anneler Kulübü</b></a></u></span><br />
<div>
<a href="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/10431958_231643350380290_313610240_a.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Uykusuz Anneler Kulübü" border="0" src="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/10431958_231643350380290_313610240_a.jpg" /></a><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Gebeliğin 6. ayından itibaren gerek kaygılar olsun, gerek gebelik reflüsü olsun, gerek bebeğin karnınızın içinde yuvarlanıp durması olsun, sebep her ne olursa olsun, sizi bir türlü uyku tutmayacak. O zaman hoş geldiniz Uykusuz Anneler Kulübüne. Atılmak için gün sayacağınız ama gün sayarken de gebelik ve ebeveynlik hakkında bir çok şeyi -öncelikle asla yalnız olmadığınızı ve tüm bunların bir gün geçeceğini- öğreneceğiniz bir kulüp bu. Karanlık ve uykusuz gecelerinizin telefon ışığı olacak bu sosyal medya hesabını takibe alarak uykusuzluğu bir nebze bilgilendirici ve eğlendirici hale dönüştürebilirsiniz.</span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<b><u><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">3- </span><a href="https://www.instagram.com/niluferdevecigil/?hl=tr" style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Nilüfer Devecigil</a></u></b><br />
<a href="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/11950572_1652880768324979_1745203635_a.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img alt="Nilüfer Devecigil" border="0" src="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/11950572_1652880768324979_1745203635_a.jpg" /></a><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Bebek rahime düştüğü anda (hatta aslında daha da öncesinde) öğrenilmesi gereken en önemli şeylerden biri "Bağlanma" konusu. Blogu sıkı takip edenler benim bağlanma konusundaki takıntımı muhtemelen biliyorlardır. Nilüfer Devecigil sevdamın nedenini de bu yüzden hemen anlayacaklardır. Güvenli bağlanma ve farkındalıkla şekillendirilmiş bir ebeveynlik hakkında ruhunuzu doyuracak bilgiler alacağınız ve sizden bebeğinize akacak sıcak bir güven duygusu hissedeceğiniz bu hesabı mutlaka takip etmelisiniz. </span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><a href="https://www.instagram.com/pinarmermer/"><b>4- Pınar Mermer</b></a></span><br />
<br />
<a href="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/11349367_1009557019063985_415327404_a.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; display: inline !important; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Pinar Mermer" border="0" src="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/11349367_1009557019063985_415327404_a.jpg" /></a><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Güvenli bağlanma sonrasında ebeveynliğinizi şekillendirecek ikinci öğreti "Yavaş Ebeveynlik." olabilir. Bu nedir peki? Çocuğun hızında ebeveynlik yapmayı, onun orijinal ayarlarını bozmamayı, çocuğunuzla gerçekten huzur içeren bir ilişki kurmayı hayal ediyorsanız, bu konuda Pınar Mermer size çok yardımcı olacaktır. Pınar Mermer bir klinik psikolog, bir anne ve bir yazar. Dolayısıyla bir ebeveynin ondan öğreneceği şeyler çok fazla. Yavaş Ebeveynlik kitaplarını (1 ve 2) okuyarak ve sosyal medya hesaplarını takip ederek işe başlayabilirsiniz. Hem kendimle ilgili hem çocuklarımla ilgili her başım -ruhum- sıkıştığında yardım alabildiğim ve çok güvendiğim Pınar Mermer ebeveynlik yolculuğunda güvenle takip edebileceğiniz isimlerden biri.</span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><a href="https://www.instagram.com/gulusturkmen/"><b>5- Gülüş Türkmen</b></a></span><br />
<a href="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/17596201_230312294041602_8058279118917074944_a.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img alt="gulusturkmen" border="0" src="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/17596201_230312294041602_8058279118917074944_a.jpg" /></a><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Çocuğunuz azıcık ele avuca geldiğinde, iletişim kurmaya başladığınızda yani aklınızda hep o soru olacak: "Nasıl konuşursam beni dinler?" Çocuklarla iletişim uzmanı Adale Faber ve Elaine Mazlish'in Türkiye şubesi olan Gülüş Türkmen bu konuda size epeyce yardımı dokunacak bir isim. Renkli kişiliği ve işine olan saygısıyla çok sevdiğim isimler arasında olan Gülüş Türkmen'i hem şahsi hesaplarından hem de kurucusu olduğu Alternatif Anne web sitesi hesaplarından takip edebilirsiniz. Şu sıralar hayranı olduğum "Sürdürülebilir İyi Ebeveynlik" isminde bir proje yürütüyor ve oldukça ufuk açıcı bilgiler paylaşıyor. </span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><a href="https://www.instagram.com/dr.bahareris/"><b>6- Bahar Eriş</b></a></span><br />
<a href="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/23824965_2014205612170130_1576191936081952768_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Bahar Eriş" border="0" src="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/23824965_2014205612170130_1576191936081952768_n.jpg" /></a><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Çocuğunuzun -ve sizin- ruhunu doyuracak hesapları verdik yukarıda, şimdi de "beynini doyuracak" biri var takip etmenizi önereceğim: Bahar Eriş. Çocuklarda beyin gelişimi ve başarılı bir gelecek haritası için çok önemli araştırmalar içeren kitapları ile evinizin baş köşesinde olması gereken yazarlardan biri. "Ay ben akademik başarı odaklı bir ebeveyn değilim" demeyin. Ben de öyle diyordum ama onun bahsettiği şeyler çok farklı. Çocuğunuzu nasıl keşfedeceğinizi ve nasıl yönlendireceğinizi o bayıldığım akıcı, ironik ve anlaşılır diliyle anlattığı kitapları ufkunuzu açarken siz de farkında olmadan "başarılı olma hedefi"nin korkunç bir ebeveyn dileği olmadığını öğrenmiş olacaksınız.</span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><a href="https://www.instagram.com/tuten/"><b>7- Tüten Yolukar</b></a></span><br />
<a href="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/12568175_1564846620502105_1014180885_a.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img alt="Tūten Yolukar 🕉" border="0" src="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/12568175_1564846620502105_1014180885_a.jpg" /></a><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Ebeveynlik stresli bir yolculuk olmak zorunda değil. Çocuğunuzu tanımadan önce kendinizi tanıyarak, çocuğunuzdan önce kendinize şefkat duyarak bu yolculuğa başladığınızda çok da keyifli olabilir. Tüten Yolukar size bu yolculukta eşlik edecek bir arkadaş olacak. Bilinçli Farkındalık ismini verdiği çalışmalarıyla sizi rahat ve huzurlu bir yolculuğa davet ediyor ve bence bu davete en azından onu takip ederek icabet etmeniz sizin hayrınıza olacaktır. "Bunların Hepsi Hikaye" kitabının yazarı Tüten'in bir nefes koçu arkadaşı ile yaptığı çalışmaları takip etmek ve hesabında paylaştığı yol haritalarını izlemek size iyi gelecek.</span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><b><u>8<a href="https://www.instagram.com/cingibikitap/">- Cin Gibi Kitap </a></u></b></span><br />
<a href="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/18809019_664085867120637_2002290805384937472_a.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Cingibi Kitap" border="0" src="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/18809019_664085867120637_2002290805384937472_a.jpg" /></a><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Kitapsız olur mu? Olmaz tabii ki. Ebeveynliğin en eğlenceli yanlarından biri bence çocuk kitapları. Altı aylık olduğundan itibaren çocuklara kitap okumaya başlamak beyin gelişimi, konuşma gelişimi, kelime dağarcığı gelişimi gibi pek çok alana hizmet ediyor ve size çocuğunuzla "kaliteli" vakit geçirme imkanı sunuyor. Bunun yanın da çocukların hayal gücünü ve kitap sevgisini desteklemek için de kitap okumak şart. Çocuk kitaplarını çocuk kitabı satan yerlerden almak "ne sattığının farkında olan" kişilerden almak demek. Yani yaşını ya da isteğinizi söylediğinizde kitap tavsiyesi alabilme lüksünüz oluyor. Daha ne olsun.</span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><a href="https://www.instagram.com/kitchenmadechocolate/"><b>9- Kitchen Made Chocolate</b></a></span><br />
<a href="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/15538990_348428028860524_1760009166186872832_a.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img alt="Kitchen Made Chocolate" border="0" src="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/15538990_348428028860524_1760009166186872832_a.jpg" /></a><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Manevi alemden maddi aleme geçtik madem, işin eğlencesine de yer vermemek olmaz. Gebeliğin sonlarına doğru doğum çikolatası telaşı, sonrasında da her yıl doğum günü ikramı telaşı olacak malum. O zaman çok yakın arkadaşım ve mutfağına güvendiğim bir hesabı önermeden yazıyı bitirmiyorum. Kitchen Made Chocolate. Özlem temiz mutfağında, zevkli tasarımıyla hazırladığı çikolataları ile hem doğumunuzda hem sonrasında gönlünüze taht kuracak. Ama en çok güler yüzü ve sempatisiyle. Misafirleriniz de çikolatalara bayılacak (Kesin bilgi yayalım.)</span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><a href="https://www.instagram.com/lotusfotograf/"><b>10- Lotus Fotoğraf</b></a></span><br />
<a href="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/22708943_122230488454576_2835228682274996224_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Lotus Fotoğraf by Nilüfer Ören" border="0" src="https://instagram.fsaw1-5.fna.fbcdn.net/t51.2885-19/s150x150/22708943_122230488454576_2835228682274996224_n.jpg" /></a><span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Madem doğum ikramlarını yazdım bir de doğum fotoğrafçısı yazayım: Yazının başından beri gebelik dedik, doğum dedik, yaşamınızın en heyecanlı ve en yavaş ama en hızlı geçecek dönemi dedik, tabii ki bunları güzel hatıralar haline dönüştürmeden olmaz. Lotus Fotoğrafın sahibi Nilüfer, kimi zaman kendi elleriyle diktiği ya da ördüğü kostümlerle kimi zaman boyadığı objelerle bebeğinizin en güzel fotoğraflarını çekebilmek için sizden daha hevesli olarak yanınızda oluyor. Gebelik fotoğraflarınızı çektirmekle işe başlayıp çocuğunuzun düğün fotoğraflarını çektirmeye kadar, her yıl doğum gününde, okula başlarken, mezuniyetinde yanınızda olacak bir fotoğrafçıdan çok arkadaşınız olsun istiyorsanız Lotus Fotoğrafı takibe alabilirsiniz.</span><br />
<span style="font-family: "helvetica neue" , "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
</div>
</div>
N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-36797172822658230872017-12-14T11:05:00.000+03:002017-12-14T11:05:23.420+03:00Bu Kirli Dünyı Çamaşır Suyu Olmadan Temizlemek Mümkün Mü?<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><a href="http://www.sebnemseckiner.com/arada-kaldim-tam-aradaaaaa/">Şebnem Seçkiner</a> çamaşır suyu kullanıp kullanmadığımı sormuş blogunda yaptığı mimde. Aslında çamaşır suyu konusu bizim
evde biraz karışık. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1yMexXBT6xt1XHROJKq0CtVRCd7hLX1XDfQLMcJ7Vvg37WwiA33TJ1BTUrJkj5_EGGoDpZTr4Nm9zCd7r3LVu3wrLnNihK1HaPrFQKIgGY_k4gYWlcBBoe5YrMgQzs1wV4DOO0B0zK2c/s1600/images+%25281%2529.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="170" data-original-width="297" height="183" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1yMexXBT6xt1XHROJKq0CtVRCd7hLX1XDfQLMcJ7Vvg37WwiA33TJ1BTUrJkj5_EGGoDpZTr4Nm9zCd7r3LVu3wrLnNihK1HaPrFQKIgGY_k4gYWlcBBoe5YrMgQzs1wV4DOO0B0zK2c/s320/images+%25281%2529.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Şöyle ki; Annemin çamaşır suyuyla yıkamadığı tek şey biz çocuklarıydı.
Çamaşır suyu kokusuyla temizlik kokusunu özdeşleştirmiş olmamın nedeni de buydu
sanırım ve bundan kurtulmam çok uzun sürdü. Kokusundan asla hoşlanmasam da
çamaşır suyu kokan bir yerin temiz olduğuna dair güvenim tam oluyordu. Bu
yüzden kendi evimde de temizlik günü dendiği zaman çamaşır suyu şişesi baş rolü oynuyordu.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Anne oluncaya kadar böyle sürdü bu durum. Çünkü çocuklar
doğuncaya kadar pek çok şeyi düşünmemiş olduğum gibi bu ürünlerin zararları
üzerine pek de düşünmüş değildim. Ne zaman ki anne oldum, o zaman kullandığım
bu ürünlerin kimyasal olduğunun, çevreyi ve maruz kalanları zehirlediğinin
farkına vardım ve muadillerini aramaya başladım. </span><span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Çamaşır suyuna muadil bir ürün bulmak çok zor malum.
Temizlediğin şeyi hem sterilize etmek hem lekelerini çıkartmak falan… </span><span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Bir leke çıkartıcıya ve hijyenik bir ortama en fazla ihtiyaç
duyduğum zamanda böyle bir alışkanlıktan vazgeçmeye çalışmak fazla çılgınca
geliyordu bir yandan ama zararlarını göz önünde bulundurduğumda çamaşır
suyundan vazgeçmemek gibi bir ihtimalimin de olmadığını görüyordum. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiokqAWIkuTmu9cGFjpS8OxxEgbYX36wuuSAVIzF4Fp9YWdwfSO4ulUsHI-vdie8Zv2H4_bYxqXv43bUCSLlR-I2JN2n_a9ohYHbENgBFSJ-ip3nX2KItVoEceuPllsxNr6ESG_JfTvF1E/s1600/toxic_cleaning_supplies.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="328" data-original-width="366" height="286" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiokqAWIkuTmu9cGFjpS8OxxEgbYX36wuuSAVIzF4Fp9YWdwfSO4ulUsHI-vdie8Zv2H4_bYxqXv43bUCSLlR-I2JN2n_a9ohYHbENgBFSJ-ip3nX2KItVoEceuPllsxNr6ESG_JfTvF1E/s320/toxic_cleaning_supplies.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;">Aylarca
araştırdım bunu nasıl yapabileceğimi. Çamaşır suyunu kullandığım her alan için
ayrı bir çözüm bulmam gerekti ama sonunda hayatımızdan o kesif kokuyu tamamen
çıkartmayı başardım.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Çocukların odalarını sirkeli su ile siliyorum mesela.
Sirkenin hijyen sağlamadaki rolünü artık hepimiz biliyoruz. Daha küçüklerken kullandıkları biberon, emzik
gibi şeyleri sirkeyle yıkıyordum. Şimdi de bulaşık makinesine sirke koyuyorum. Ancak çocuklar ve eşim bu işten pek hoşlanmıyorlar. Sirkenin kokusunu kim sever ki zaten. Ben de pek bayılmıyorum ama başka çare de yok.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Hijyen sorununu bir nebze çözmüş olsam da hala leke
çıkartmak için eski usulleri deniyorum. Beyaz sabun, beyaz sirke, karbonat… Bazen
bulaşık deterjanı (evet giysilerdeki pek çok lekeyi çıkartabiliyor, özellikle
çocukların yemek lekelerini)<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjNEEfPpYeESkFxIWtkz7cJy7kUkt-8Kyue3Jdd_rx_qvfncOWdb3YutCstmoOi6-_JwM44eQeEbDk-HEiJc8_i7G7im1YvuDjntIKLjrX1fPMm9fV0WTvWjHotfouigXIFHdJLiUjjByI/s1600/toxic-tips-woman-255977842.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="730" data-original-width="600" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjNEEfPpYeESkFxIWtkz7cJy7kUkt-8Kyue3Jdd_rx_qvfncOWdb3YutCstmoOi6-_JwM44eQeEbDk-HEiJc8_i7G7im1YvuDjntIKLjrX1fPMm9fV0WTvWjHotfouigXIFHdJLiUjjByI/s320/toxic-tips-woman-255977842.jpg" width="263" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Görüldüğü gibi mutfakta ve çocukların kullandığı hemen her
şeyde neredeyse tamamen çamaşır suyundan kurtulmuşken halen tuvaletler için -üzerinde
yazdığı gibi organik olduğuna inanmak istediğim bir markanın- çamaşır suyu
kullanıyorum. Çünkü temizliğe en fazla ihtiyaç duyulan bu kısım için halen bir
çözüm bulabilmiş değilim.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></div>
<span style="line-height: 107%;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">Sizin bir çözüm öneriniz var mı? Siz çamaşır suyunun zorunlu olduğu alanlar konusunda ne
yapıyorsunuz?</span></span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-72588930785532981412017-12-06T12:59:00.001+03:002017-12-06T12:59:30.687+03:00Evinizi Yılbaşına Hazırlamaya Ne Dersiniz?<div style="text-align: center;">
İşte Evinizi Yeni Yıla Hazırlayacak Birbirinden Güzel Fikirler :)</div>
<div style="text-align: center;">
<strong>Evinizin mis kokusu</strong></div>
<div style="text-align: center;">
Herkes için koku şüphesiz unutulmaz bir ayrıntı. Yılbaşı konseptini en güçlü şekilde hissettirmek için kokuları tercih edebilir, evinizi birbirinen güzel kokulu mumlarla donatabilirsiniz. Portakal, tarçın, karanfil, zencefil gibi malzemeleri kaynatarak doğal aromalarla da evinizin havasını değiştirebilirsiniz.</div>
<div style="text-align: center;">
<strong>Kapı süsleri</strong></div>
<div style="text-align: center;">
Yılbaşını evinizin girişinden itibaren hissettireceğiniz bir kapı süsü hazırlamaya ne dersiniz? Bunun için sadece bükülebilir bir tel, zevkinize uygun yılbaşı süsleri ve yapıştırıcı yeterli. Gerisi yaratıcılığınıza kalmış:) </div>
<div style="text-align: center;">
<a href="http://cdn.koctas.com.tr/katalog/yilbasi2018/files/assets/basic-html/page-1.html?utm_source=blog&utm_medium=post&utm_campaign=yilbasi-katalog-blog-&utm_term=01.12.2017" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/kapi-susu-20170112072143711.jpg" style="height: 140px; width: 640px;" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<strong><br /></strong></div>
<div style="text-align: center;">
<strong>Hediye paketleri</strong></div>
<div style="text-align: center;">
Yılbaşının olmazsa olmazları hediyeler. Yılbaşı ağacınızın altını boy boy hazır hediye paketleriyle süsleyebilir ya da aldığınız malzeme ve süslerle kendi hediye paketinizi kendiniz hazırlayabilirsiniz. Buradaki püf noktası, yılbaşı ağacınızla uyum içerisinde hazırladığınız hediye paketlerini ağacınızın altında en şık şekilde gösteriyor olmakta gizli.</div>
<div style="text-align: center;">
<strong><br /></strong></div>
<div style="text-align: center;">
<strong>Mum ışığı sıcaklığı</strong></div>
<div style="text-align: center;">
Mum ışığının içinizi ısıtan sıcaklığını keşfetmeye ne dersiniz? Mumların dekorasyonda yarattığı farka bayılacaksınız! Birbirinden güzel yılbaşı mumlarına biraz göz atın:)</div>
<div style="text-align: center;">
<a href="http://cdn.koctas.com.tr/katalog/yilbasi2018/files/assets/basic-html/page-1.html?utm_source=blog&utm_medium=post&utm_campaign=yilbasi-katalog-blog-&utm_term=01.12.2017" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/koctas_yilbasi_-20170112072446349.jpg" style="height: 448px; width: 336px;" /></a><br />
<strong><br /></strong></div>
<div style="text-align: center;">
<strong>Yılbaşına Renk Katın</strong></div>
<div style="text-align: center;">
Şüphesiz kırmızılar, doreler ışıltılarıyla her zaman güzel ve şık. Yılbaşının heyecanını her daim yansıtıyorlar. Ancak eğer klasik renklerin dışına çıkmak, kendi tarzınızda süslemelere gitmek istiyorsanız, mint yeşili ve lacivert gibi canlı tonlar tercih edebilirsiniz. Hatta biraz daha özgün bir dekorasyon olsun isterseniz, kendi favori renginizi veya sevdiğiniz takımın renklerini de kullanabilirsiniz.</div>
<div style="text-align: center;">
<strong><br /></strong></div>
<div style="text-align: center;">
<strong>Yılbaşının Olmazsa Olmazı Çam Ağacı</strong></div>
<div style="text-align: center;">
Evinizde yılbaşı atmosferini hissetmeniz için en önemli dekorasyon malzemesi yılbaşı ağaçları. İster minicik, ister dev gibi bir çam ağacı… Çeşit çeşit çam ağaçları arasından evinize ve zevkinize en uygununu seçebilirsiniz.</div>
<div style="text-align: center;">
<strong><br /></strong></div>
<div style="text-align: center;">
<strong>Evinizi Yaratıcılığınızla Süsleyin</strong></div>
<div style="text-align: center;">
El becerisine güvenenler için yılbaşı dekoru şüphesiz çok eğlenceli. Hünerlerinizi göstermenin çok yolu var. Mesela klasik bir ağaç yerine büyükten küçüğe ahşap dalları halatla birbirine bağlayarak kendi özgün yılbaşı ağacınızı duvara asabilirsiniz. Led ışıklarla da bambaşka bir hava katabilirsiniz.</div>
<div style="text-align: center;">
<a href="http://cdn.koctas.com.tr/katalog/yilbasi2018/files/assets/basic-html/page-1.html?utm_source=blog&utm_medium=post&utm_campaign=yilbasi-katalog-blog-&utm_term=01.12.2017" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/koctas_yilbasi_-20170112072500935.jpg" style="height: 448px; width: 336px;" /></a><br />
<strong><br /></strong></div>
<div style="text-align: center;">
<strong>Anılarınız yılbaşı ağacınız olsun</strong></div>
<div style="text-align: center;">
Ailenizle en güzel anılarınızı çerçeveletip, ağaç şeklinde duvara asmaya ne dersiniz? Aralarından geçireceğiniz aydınlatmalarla son dokunuşları yapın. İşte en güzel yılbaşı ağacı şimdi sizin:)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<a href="http://cdn.koctas.com.tr/katalog/yilbasi2018/files/assets/basic-html/page-1.html?utm_source=blog&utm_medium=post&utm_campaign=yilbasi-katalog-blog-&utm_term=01.12.2017" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/koctas_yilbasi_-20170112072511092.jpg" style="height: 447px; width: 336px;" /></a><br />
</div>
<div style="text-align: center;">
<strong>Paletlerden neden çam ağacı olmasın?</strong></div>
<div style="text-align: center;">
Kalıplardan uzaklaşıp, doğal bir malzemeyle kendini yansıtmak isteyenler için de bir yolumuz var! Mesela paletin üzerinde kendi kompozisyonunuzu yaratıp ışıklandırarak duvara asabilirsiniz.<br />
<a href="http://cdn.koctas.com.tr/katalog/yilbasi2018/files/assets/basic-html/page-1.html?utm_source=blog&utm_medium=post&utm_campaign=yilbasi-katalog-blog-&utm_term=01.12.2017" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/dsc5248-20170112015348257.jpg" style="height: 448px; width: 338px;" /></a><br />
<strong>Yılbaşı Sofrası</strong></div>
<div style="text-align: center;">
Yılın en şık ziyafetine özenle hazırlanın. Enfes yemeklerinizin ve tatlılarınızın sunumunu güzelleştirmek için en önemli nokta sofranızın dekorasyonunu tasarlamak. Fazla kalabalığa kaçmadan, doğru renk tonlarında mumlar ve küçük süsler kullanmak, masanızı gösterişli hale getirmeye yetecektir. Ayrıca servis peçetesinde yapacağınız ufak dokunuşlarla şıklık yaratabilirsiniz.</div>
<div style="text-align: center;">
<a href="http://cdn.koctas.com.tr/katalog/yilbasi2018/files/assets/basic-html/page-1.html?utm_source=blog&utm_medium=post&utm_campaign=yilbasi-katalog-blog-&utm_term=01.12.2017" target="_blank"><img alt="" src="http://media.boomads.com/images/offer/koctas_yilbasi_-20170112010808477.jpg" style="height: 480px; width: 480px;" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
Evinizi yılbaşına hazırlamak için birbirinden güzel fikirler, Koçtaş Yaşayan Evler Yılbaşı dergisinde. Hemen <a href="http://cdn.koctas.com.tr/katalog/yilbasi2018/files/assets/basic-html/page-1.html?utm_source=blog&utm_medium=post&utm_campaign=yilbasi-katalog-blog-&utm_term=01.12.2017" target="_blank">tıklayın.</a></div>
<div style="text-align: center;">
<iframe frameborder="0" height="315" src="https://www.youtube.com/embed/zLb_bIiCIaI" width="560"></iframe></div>
<span style="font-size: 80%;">Bir <a href="http://www.boomads.com/?client=2c86a92ff48946ec8d7206c434b1260c&offerid=1872" rel="nofollow" target="_blank" title="boomads">boomads</a> advertorial içeriğidir.</span><script type="text/javascript">
boomads_offer_client = "2c86a92ff48946ec8d7206c434b1260c";
boomads_offer_id ="1872";
</script>
<script src="http://counter.boomads.com/scripts/offer.js" type="text/javascript"></script>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6343933903739574752.post-53980252220441692232017-11-26T18:02:00.000+03:002017-12-15T18:10:07.511+03:00Meme Kanserinin Farkında Ol!<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Son yıllarda meme kanseri ile ilgili ne çok şey duymaya başladık değil mi? Peki meme kanserinin ne olduğunu gerçekten biliyor muyuz? Kulaktan dolma bilgiler yerine ne olduğunun farkında olmaya çalıştık mı? Nasıl korunabileceğimizi ve olası bir durumda erkenden nasıl yakalayabileceğimizi öğrendik mi? Öğrenmeliyiz. Çünkü her sekiz kadından biri meme kanseriyle karşı karşıya kalma riski taşıyor. Memorial Hastanesinin web sitesinde yayınlanmış bu istatistiki bilgiye göre kadınlarda en sık görülen kanser tipi meme kanseri. Bu durumda korkmak yerine bilgilenmeyi seçmeliyiz. Üstelik yalnızca kadınlar değil erkekler de <span style="color: purple;"><u>m</u></span></span><a href="https://www.memorial.com.tr/meme-kanseri/" style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;"><span style="color: purple;">eme kanserine dikkat</span></a><span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"> etmeli. </span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<img height="172" src="https://1184232981.rsc.cdn77.org/upload/meme-kanseri/assets/img/infographic-1.png" width="640" /><br />
<br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Meme kanseri erken teşhis edildiğinde tedavisi mümkün olan bir kanser. Peki erken tanı için nelere dikkat etmek gerekiyor?</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">*20 yaşındaki her kadın kendini muayene etmeyi öğrenmeli ve bu yaştan itibaren düzenli aralıklarla kendi muayenesini yapmalıdır.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">* Reglin bitiminden bir hafta sonra muayene yapılabilir.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">* Memede ele gelecek ağrısız sertliklere dikkat edilmelidir.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">* Memede şekil ve büyüklük farklılıklarına dikkat edilmelidir.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">* Memede kızarıklık, meme damarlarında genişleme, morarma, meme başında içe çöküntü, memede portakal kabuğu dokusu gibi değişiklikler gözden geçirilmelidir.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">* Meme başından gelen akıntılar -özellikle kanlı ve koyu kahverengi olursa- ihmal edilmemelidir.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">* Koltuk altında oluşan sertlik ihmal edilmemelidir.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Her ay düzenli olarak bu kontrolleri kendi kendinize yapabilir ve olası değişiklikleri anında fark edebilirsiniz.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Kendinizi sağlıklı hissediyor olsanız bile yıllık muayenenizi ihmal etmeyin.</span><br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/uihIpn5yVe0/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/uihIpn5yVe0?feature=player_embedded" width="320"></iframe></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><b>Elinize gelen her kitleden korkmalı mısınız? Kitle Fark Ettiğinizde Ne yapmalısınız?</b></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Memede görülen on kistten sekizi genellikle iyi huyludur. Özellikle regl döneminde ele gelen kitleler önemli bir bulgu sayılmazlar. Genellikle regl sonrasında kaybolurlar. Eğer reglinizin bitmesine rağmen fark ettiğiniz sertlik devam ediyorsa doktora başvurmanız gerekir. Ama yine de bu durum kitlenin tehlikeli olduğu anlamına gelmez. Kitleyi farkına vardığınızda Genel Cerrahi Meme Hastalıkları bölümünden randevu alarak fiziksel muayeneden geçmeniz gerekir. Doktorunuzun gerek görmesi halinde kitlenin içeriği ultrason ya da mamografi ile araştırılabilir. </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;">Meme kanseri erken tanı ile yüzde yüz tedavi edilebilen bir kanser türüdür. Bu nedenle meme muayenesi 20 yaş üzeri her kadın için önemlidir.</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"></span></div>
<div style="text-align: center;">
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/7NpLLVHjA1o/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/7NpLLVHjA1o?feature=player_embedded" width="320"></iframe></span></div>
<br />
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "trebuchet ms" , sans-serif; font-size: x-small;">Kaynak: Memorial Hastanesi</span>N.Thttp://www.blogger.com/profile/04521520777226293544noreply@blogger.com0