Bebeğinizin emzik kullanımı ile ilgili net bir karar verebileceğiniz bir bilgi bulabilmek çok zor zira yapılan araştırmalar korelasyon (iki olay arasında bağ kurma) yöntemi ile yapıldığından yanızca emzik emme ve bir şey arasındaki bağ hakkında sonuç veriyor. Dolayısıyla bebeğinize emzik vermenin bir bütün olarak sizi ne ile karşılaştırabileceğini bilemiyorsunuz.
Örneğin bir grup bebeğin emzik kullanımı ile diş yapısının bozulup bozulmayacağına ya da başka bir grup bebeğin emzik kullanımı sonucu annesini emmeyi bırakıp bırakmayacağına ilişkin araştırmalar yapılıyor ve deniyor ki; uygun emzik kullanılmadığında emziğin diş yapısını bozma ihtimali vardır ya da emzik kullanımı meme emmeyi bıraktırabilir. Çünkü yapılan araştırma emzik emme ve diş yapısı üzerine. Ya da meme emme alışkanlığına etkisi üzerine.
Bu bilgileri gördüğünüzde bebeğinize emzik vermek istemeyeceksinizdir ancak aynı şekilde stresli bebeklerin ruh haline iyi geldiği ya da reflüsü olan bebeklere yardımcı olabildiği gibi pozitif sonuçları olan araştırmalar da var.
Bazı durumlarda kar /zarar ölçütüyle değerlendirme yapmak gerekir. Bu konu da onlardan biri.
Emziğin kullanımında dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar var. Amerikan Pediatristler Akademisi; uykuya geçişte rahatlatıcı olarak kullanılabileceğini ancak bebek reddederse ısrarcı olunmaması gerektiğini, emziğin emzik ipi gibi tehlike doğurabilecek aparatlarla kullanılmaması gerektiğini, bebeğin üçüncü haftadan sonra dört yaşına kadar kullanabileceğini söylüyor.
Emziğin pamukçuğa ve kulak enfeksiyonlarına neden olduğuna dair çalışmalar mevcut. Ancak aynı şekilde gazlı bebeklere iyi geldiğine dair çalışmalar da var.
Bebekler kaygılı oldukları zamanlarda emmeye ihtiyaç duyarlar. Eğer anne bu ihtiyacı o an karşılayamıyorsa, emzik bebeğin kendini güvende hissetmesi için kullanılabilecek bir yardımcıdır. Aynı şekilde travmatik gebelik ve travmatik doğumlar sonrasında dünyaya gelen stresli bebeklerin rahatlatılmasında da emzikten yardım alınabilir.
Ayrıca SIDS (Ani bebek ölümü sendromu) riskini azalttığı için Amerikan Pediatri Derneği tarafından önerildiği bazı kaynaklarca yazılmaktadır.
Bebeğin dünyaya gelişinden sonra anne karnındaki ortamını araması ve kendini tehlike altında hissetmesi nedeniyle ilk haftalarda sürekli kucak istemesi normaldir. Bebeğin anne sıcaklığını, annesinin kalp atım seslerini araması, hafif sallanarak sakinleşmesi normal davranışlardır. İlk bir ay için anne teninde çıplak olarak temas sağlanması, annenin kalp seslerini dinleyebileceği şekilde yatırılması, beyaz gürültü adı verilen anne karnındaki seslerin benzeri seslerin dinletilmesi, kundaklanma, bol bol emzirme gibi bebeğin kendini güvende hissetmesini sağlayacak davranışlardan sonra, ilk ay sonuna doğru bebeğin ihtiyaç duyduğuna dair sinyaller varsa, emzik teklif edilebilir.
Emziğe ihtiyaç duyan bebekler alışmakta zorluk yaşamazlar. Emziği reddeden bebeğe kesinlikle tatlandırarak vermemelisiniz. Şeker ve şekerli gıdalar bebekler için tehlikeli sonuçlara neden olabilir.
Emziğe ihtiyaç duyan bebekler ellerini ya da giysilerini emerek sinyal verebilir. Bebeğin açlık sinyalleri ile bu sinyallerin karıştırılmamasına dikkat edilmelidir. Bebeğin açlık sinyalleri; artan huzursuz hareketler, aranma ve bunlara eşlik eden emme hareketidir. İlk aylarda ve büyüme ataklarında bebek sık sık emmek isteyecektir çünkü bu dönemdeki emme isteğinin karnını doyurmanın yanında anneye yeni süt ihtiyacını haber vermek ve anneden bu ihtiyacı karşılayacak süt üretimini talep etmek vardır. Aynı şekilde ilk 15 gün bebeği emziğe alıştırmanın annenin süt üretimi üzerinde olumsuz etkileri olmaktadır.
Kayıtlar
