Sex Sells ya da to mothers sells

Pazarlama ile ilgili olsun olmasın, hemen herkes duymuştur bu sloganı; "sex sells" Yani sex satar. Bir kitap, bir dergi, bir albüm, bir klip, araba,giysi... ürün her ne ise; içine biraz erotizm katmaktan bahsedilir bu sloganda. Mevzu dikkat çekmektir. Çeker de. Çok uzun yıllardır kullanılır bu pazarlama tekniği ve nesilden nesile öğretilir. 

Peki ürün annelere satılacaksa?

O zaman da annelerin yumuşak karnını keşfet ve oraya saldır tekniğine geçilir. Her anne gibi evlatlarımla ilgili büyük hassasiyetlerim var benim de ve son zamanlarda reklamlardaki bazı şeylerden ciddi anlamda rahatsız olmaya başladım...

Mesela bir reklamda "Süt içmiyorsa bununla içer" falan tarzı bir slogan var. Annelerin, çocuğu hangi gıdayı yemiyorsa yalnızca o gıda ile yaşayabileceklermiş gibi bir ruh halleri oluyor. Benim de oldu, biliyorum. Ada'nın süt içmediği dönemlerde içirebilmenin yollarını aradım, bulamayınca sütün içeriğini araştırıp muadil gıdalar buldum falan,blogun en çok tık alan yazılarından biridir "çocuğum süt içmiyor" yazısı hala...

Yani annenin hassas noktası ,satacak bir slogan haline getirilince ürünün satışı garanti oluveriyor. Anne kafayı çocuğun süt içmeyişiyle öylesine bozmuş ki, sütü içsin diye içine atacağı şeyin içeriğini kafasına takmayacak.  Merak ettim baktım ne var içinde diye, bir sürü yapay vitamin ve tabii ki "şeker ve soya lesitini". 

100 gr sütte 120 mg kalsiyum var. Bahsedilen ürünün 100 gramında 75.3 mg şeker var. İngiliz Diyet Derneğinin açıkladığı günlük şeker tüketim miktarı 50 mg. Ayrıca soyanın GDOlü ürünler listesinde olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Şimdi ben evladıma 120 mg kalsiyum için neden gereksiz yere şeker ve GDOlu gıda vereyim? Oturup kar/zarar hesabı yaptığımda, koşarak kaçmak gerektiğini düşünmeye başlıyorum bu üründen...

Diğer bir slogan da "zeka geliştirir" mesela. Artık çocuklarla ilgili olan hemen her şey zeka geliştiriyor farkındaysanız. Oyuncakların hemen hepsinin satış sloganı bu.

"Bağışıklığı güçlendirir"i duyup da heyecanlanmayacak anne var mı peki? (Oysa ki bağışıklığı güçlendirmek yarardan çok zarar veriyor vücuda, gereksiz şekilde güçlenen hücrelerin bir süre sonra diğer hücrelere saldırdığını biliyor muyuz?)

"İştahını açıcı" ibaresi de artık tüm vitamin şişelerinde yer almaya başladı.

Doktorumuz Murat Palabıyık, çocuğun vücuduna yapılacak her türlü gereksiz müdahaleye karşıdır. Vitamin yazdırmak için yalvardığım ve beni karşısına oturtup uzun uzun "bağışıklığa yapılacak müdahalenin sonuçlarını" anlatışından sonra "yesin meyvesini sebzesini" kıvamına gelişimin detaylarını anlatmak sıkıcı olur ama söylediği bir şey var ki aklımdan çıkartmamaya gayret ediyorum; "Laboratuvar ortamında güvenliği kanıtlanmış olsa dahi yapay olan hiçbir şeyin insan için güvenilir olup olmadığını bilemeyiz"
Bu yüzden kim ne derse desin, hangi sloganı kullanırsa kullansın, kullanacağımız ürün "çocuğumuz üzerinde" olacağından biraz daha dikkatli ve gözü açık olmalıyız bence.

Vitamin içeceğine sebze-meyve yesin. İçine onu atıp da süt içireceksem, varsın içmesin.